İlker SARI
Köşe Yazarı
İlker SARI
 

Fırçanın Sessiz Mirası: Ahmet Uçar

Fırçanın Sessiz Mirası: Ahmet Uçar Öğretmenler Günü… Çoğu insan için bir tebessüm, bir kısa anı, belki bir teşekkür. Benim için ise, yıllar önce ortaokulun sessiz koridorlarında bana dünyanın bambaşka bir yüzünü gösteren Resim Öğretmenim Ahmet Uçar’ın siluetini yeniden görme günü. Zaman onu bizden aldı. Ama bıraktığı iz, hâlâ tüm berraklığıyla içimde yaşıyor. Ahmet hocam sıradan bir öğretmen değildi. Bilgiyi aktaran biri değildi yalnızca. O, öğrencisinin eline kalem verirken, ruhunun kapılarını da aralardı. İçindeki ışığı fark edebilen çok az insandan biriydi. Bir gün… Defterime karaladığım rastgele çizgilere uzun uzun baktıktan sonra, sakin, ağırbaşlı sesiyle dedi ki: “Sen sadece çizmek için değil, görmek için yaratılmışsın.” O an… Hayatımın ilk devrimi oldu. Sanatın bir zevk değil, bir kader olabileceğini o anda fark ettim. Ahmet hocam bana çizginin ardındaki hikâyeyi, rengin taşıdığı cesareti, gölgenin ardındaki sessizliği öğretirdi. “Sanat, insanın içindeki sessiz çığlıktır,” derdi. Ben o çığlığı duymayı, kulak vermeyi, onunla konuşmayı öğrendim. Belki farkında değildim, ama o, ruhumun derinliklerinde bir pencere açmıştı. Bugün ben bir sanatçı ve eğitimci olarak, kendi öğrencilerime dokunmaya çalışıyorum. Her dersimde, bir öğrencinin gözlerinde saklı kıvılcımı ararken, aslında Ahmet hocamın yıllar önce bende yaptığı yolculuğu tekrarlıyorum. Onun bana verdiği cesareti şimdi başkalarına aktarmaya çalışıyorum. Bir çizgi çizerken elim titrediğinde, bir tuvale bakıp neyi anlatacağımı düşündüğümde, sanki omzumun hemen arkasından fısıldıyormuş gibi hissediyorum: “Unutma, resim önce kalpte başlar.” Ahmet Uçar artık aramızda değil. Ama bazı insanlar vardır; yokluklarıyla bile var olmaya devam ederler. Ölüm, onların bıraktığı izi silemez. Aksine, iz daha da derinleşir. Onun bana bıraktığı en büyük miras: Yalnızca yeteneğimi fark etmesi değil, içimdeki sesi büyütmem için bana güvenmiş olmasıydı. Her tuvalimde, her çizgimde, her sabırlı öğretilişimde onun parmak izleri durur. Her fırça darbesi, onun bana dokunduğu o ilk anın yankısıdır. Her öğrencimin gözlerinde, onun yıllar önce bende yarattığı kıvılcımı görmek, onu yeniden yaşatmaktır. Bugün Öğretmenler Günü… Ve ben, içimde taşıdığım en büyük minnet ve saygıyla O'nu anıyorum. Ahmet Uçar hocam… Ben bugün kimsem, senin küçük bir çocuğun içindeki ışığı fark edip ona inanmaya karar vermen sayesindedir. Her eserim, senden bana kalan o sessiz ve derin mirasın bir teşekkürüdür.  
Ekleme Tarihi: 24 Kasım 2025 -Pazartesi

Fırçanın Sessiz Mirası: Ahmet Uçar

Fırçanın Sessiz Mirası: Ahmet Uçar

Öğretmenler Günü…
Çoğu insan için bir tebessüm, bir kısa anı, belki bir teşekkür.
Benim için ise, yıllar önce ortaokulun sessiz koridorlarında bana dünyanın bambaşka bir yüzünü gösteren
Resim Öğretmenim Ahmet Uçar’ın siluetini yeniden görme günü.

Zaman onu bizden aldı.
Ama bıraktığı iz, hâlâ tüm berraklığıyla içimde yaşıyor.

Ahmet hocam sıradan bir öğretmen değildi.
Bilgiyi aktaran biri değildi yalnızca.
O, öğrencisinin eline kalem verirken, ruhunun kapılarını da aralardı.
İçindeki ışığı fark edebilen çok az insandan biriydi.

Bir gün…
Defterime karaladığım rastgele çizgilere uzun uzun baktıktan sonra,
sakin, ağırbaşlı sesiyle dedi ki:

“Sen sadece çizmek için değil, görmek için yaratılmışsın.”

O an…
Hayatımın ilk devrimi oldu.
Sanatın bir zevk değil, bir kader olabileceğini o anda fark ettim.

Ahmet hocam bana çizginin ardındaki hikâyeyi,
rengin taşıdığı cesareti,
gölgenin ardındaki sessizliği öğretirdi.

“Sanat, insanın içindeki sessiz çığlıktır,” derdi.
Ben o çığlığı duymayı, kulak vermeyi, onunla konuşmayı öğrendim.
Belki farkında değildim, ama o, ruhumun derinliklerinde bir pencere açmıştı.

Bugün ben bir sanatçı ve eğitimci olarak,
kendi öğrencilerime dokunmaya çalışıyorum.
Her dersimde, bir öğrencinin gözlerinde saklı kıvılcımı ararken,
aslında Ahmet hocamın yıllar önce bende yaptığı yolculuğu tekrarlıyorum.

Onun bana verdiği cesareti şimdi başkalarına aktarmaya çalışıyorum.
Bir çizgi çizerken elim titrediğinde,
bir tuvale bakıp neyi anlatacağımı düşündüğümde,
sanki omzumun hemen arkasından fısıldıyormuş gibi hissediyorum:

“Unutma, resim önce kalpte başlar.”

Ahmet Uçar artık aramızda değil.
Ama bazı insanlar vardır; yokluklarıyla bile var olmaya devam ederler.
Ölüm, onların bıraktığı izi silemez.
Aksine, iz daha da derinleşir.

Onun bana bıraktığı en büyük miras:
Yalnızca yeteneğimi fark etmesi değil,
içimdeki sesi büyütmem için bana güvenmiş olmasıydı.

Her tuvalimde, her çizgimde, her sabırlı öğretilişimde
onun parmak izleri durur.
Her fırça darbesi, onun bana dokunduğu o ilk anın yankısıdır.
Her öğrencimin gözlerinde, onun yıllar önce bende yarattığı kıvılcımı görmek,
onu yeniden yaşatmaktır.

Bugün Öğretmenler Günü…
Ve ben, içimde taşıdığım en büyük minnet ve saygıyla O'nu anıyorum.

Ahmet Uçar hocam…
Ben bugün kimsem,
senin küçük bir çocuğun içindeki ışığı fark edip ona inanmaya karar vermen sayesindedir.

Her eserim, senden bana kalan o sessiz ve derin mirasın bir teşekkürüdür.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Kadir Kaynar
(24.11.2025 13:13 - #2860)
Allah rahmet eylesin kabri nur mekanı cennet olsun inşallah
İlker Sarı Ruhu şad olsun
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Tevfik Ovacık ...
(24.11.2025 13:13 - #2861)
İlker hocam, bu nasıl bir kıymetlendirici yazı olmuş. Kıymetlendirirken aydınlatmışsın da ... Ahmet Hocanın ölmeyecek mesajlarını GB eleceğe naklederek bir ustanın kültür yaşmımızdaki yerini de bizlerle paylaşarak , bizleri de bu zenginliğe Paydaş etttin. Kalemine sağlık
İlker Sarı Teşekkürler.. Ruhu şad olsun..
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
https://jazziraes.com/ https://bramblesva.com/ https://seattledogresort.com/ https://bestlifecoachcollective.com/