Tevfik OVACIK
Köşe Yazarı
Tevfik OVACIK
 

AHİLİK HAFTASI VE BAŞARI

AHİLİK HAFTASI VE BAŞARI Bu yıl 18-24 Eylül Ahilik haftası olarak kutlanılıyor. Ahilik yaşam biçimi, 1200’lü yıllardan itibaren günümüze kadar işimizi ve yaşamımızı aydınlatan bir enerji kaynağı… Son zamanlarda bu güzel kültürümüzü Ahilik Haftası dolayısıyla yıldan yıla artan oranda hatırlıyoruz ama içselleştirme adına yeterince bir şeyler yaptığımız söylenemez. Belki de kesintisiz bir şekilde ahilik kültürünü uygulayabilseydik, bugün; ulusal ve küresel düzeyde yaşanan bir model olacaktı. Oysa kendi ülkemizde bile bırakalım model olmayı Ahilik sadece kültürel söylemlerden öte geçemeyen bir olgu olarak yaşamımızın kıyısında duruyor. Belki de güncellenebilseydi, vahşi kapitalizmin, içinde adalet, vicdan olmayan, sadece faydaya dayanan hatta kazan-kazan mottosuyla ilahlaştırılan modelini alarak iş yaşamımızı şekillendirmeyecektik. Neydi bu teşkilatın temel ilkesi; Bu teşkilatın temel ilkesi; eline, diline, beline sahip olmaktır. Eşine, işine ve aşına özen göstermektir. Harama bakmamak, haram yiyip içmemek ve harama el uzatmamaktır. Yanlış ölçmemek, eksik tartmamaktır. Güçlü iken affetmesini, öfkeli iken yumuşak davranmasını bilmektir. Kariyer yolculuğu ile yaşam yolculuğu bir birini tamamlıyor. Bir insan başarıları ile kariyer basamaklarını tırmanırken aynı zamanda kamil insan olma basamaklarını da tırmanıyor… Kişinin ruhsal yapısı, sosyal yapısı, ailesi, beslenmesi, başkalarının hayatına saygı, yardımlaşma, dayanışma, bireysel yeteneklerin ortaya çıkması ve bütün bunların toplumsal hayatın da gelişmesini sağlayarak yapılması. Yani bir yaşam kültürü olarak kullanılmasını içermektedir. İşe girerken önemli olan bir yere yakın olmak değil işe uygun yetenek ve beceriye, asgari edebe sahip olmak… Liyakat, sadece madden işe göre değil manen de yetkinliğe elverişlilik ile ölçülüyor. Usta çıraklığa kabul ettiği kişiyi cevherden mücevhere çevirme misali yaşam ve iş nakışı ile işleyerek hayata hazırlıyor. Aynı zamanda kendi birikim ve deneyimlerini de gelecek nesle mesaj ve nam olarak taşıyacak şekilde çırağına-kalfasına iş yaşamında yoldaş oluyor. Ustalar sadece işin ustası olmuyor, insanın ve insanlığın da ustası oluyorlar. Bir sarraf titizliği ile çalışıyorlar. Günümüzde vahşi kapitalizm başarıyı zehirli bir tasma haline getirmiş durumda. Kariyer yapmak istiyor musun? Cevap evet ise; O zaman bizim kurallarımıza uyacaksın. Hızlı sonuç alacaksın. Sonuç ve çözüm odaklı çalışacaksın. Ahilikte de çözüm odaklı olmak sonuç odaklı olmak var ama başarıya sahip olurken aynı oranda koruman gereken ilkeler ve değerler var. İnsanlığı ayakların altına almayacaksın aynı zamanda yücelteceksin. Edebin yerinde olacak, örnek olacaksın. Adil olacaksın... Hakkın olmayana sahip olmaya çalışmayacaksın. Şimdi nasıl oluyor? Başarı basamaklarını tırmanan insanlar öyle bir kamçı yiyor öyle bir ruh haline bürünüyor ki; Bırakın insanlığı yüceltmeyi başarı olsun da nasıl olursa olsun. Birinin omzuna mı basılacak; Başkaları itibarsızlaştırılacak mı? Ötekileştirme yapılacak mı? İnsanların ruhları mı bükülecek? Yok mu sayılacak? Çalışma arkadaşlarının doğrularından çok yanlışları mı ortaya konacak? Hatta inancına ve fikrine ters olsa bile dalkavukluk mu yapılacak? Yağcılık mı lazım? Yalan mı söylenecek? Suç başkasına mı yüklenecek? Başarılı her şeye sahip çıkılıp, başarısızlıklar başkalarına mı bırakılacak? Yani insani her türlü meziyeti ayaklar altına alarak başarıyı kutsallaştırma şimdiki düzenin genel prensibi… Kişiliksiz olmak, itibarsız olmak çok da önemli değil. Bunun için gerekli olan; Kısa başarılara imza atmak, Dayanışmalar ve ekipleşmelerle güç haline gelmek, Faydaları göze sokmak, büyük gösterme çabası eksikleri gizlemek? İnsanlara ve olaylara  tepkiyi patrondan ve yöneticiden fazla vermek… Yöneticilerin yanlışına da doğrusuna da onlar ilahmış gibi davranmak… Bu özelliklere sahip olununca başarı geliyor. Ya da öyle sanıyoruz. Madden büyüyoruz ama gelişemiyoruz. İnsanlığımız itibar kaybediyor. Bugün çok az bir kesim parasal zenginliği yaşarken çoğunluğun zorda olması bunlardan kaynaklanmaktadır. Ya da bugün başarılı olarak görülen insanların sahip oldukları makamları bırakınca ve gücü kaybedince esamisinin bile okunmaması bu sahte başarıların eseridir. Halkın refaha ereceği yerde azınlığın mutlu olması ya da öyle görünmesi de… Çünkü zehirli başarı ile insanların paradan önce ruhen fakirleşmeleri de bundandır. Peki, Ahilik bence sadece bir hafta kutlanıp unutulmamalıdır. Onun lafzına ve ruhuna uygun güncellenmesi günümüz yaşamını yönetebilecek hale getirilmesi lazımdır. Olabilir mi? Evrensel ilkelere sahip her sistem başarılı olabilir… Ahilik evrensel bir bakış açısıdır.  
Ekleme Tarihi: 24 Eylül 2023 - Pazar

AHİLİK HAFTASI VE BAŞARI

AHİLİK HAFTASI VE BAŞARI

Bu yıl 18-24 Eylül Ahilik haftası olarak kutlanılıyor.

Ahilik yaşam biçimi, 1200’lü yıllardan itibaren günümüze kadar işimizi ve yaşamımızı aydınlatan bir enerji kaynağı…

Son zamanlarda bu güzel kültürümüzü Ahilik Haftası dolayısıyla yıldan yıla artan oranda hatırlıyoruz ama içselleştirme adına yeterince bir şeyler yaptığımız söylenemez.

Belki de kesintisiz bir şekilde ahilik kültürünü uygulayabilseydik, bugün; ulusal ve küresel düzeyde yaşanan bir model olacaktı. Oysa kendi ülkemizde bile bırakalım model olmayı Ahilik sadece kültürel söylemlerden öte geçemeyen bir olgu olarak yaşamımızın kıyısında duruyor.

Belki de güncellenebilseydi, vahşi kapitalizmin, içinde adalet, vicdan olmayan, sadece faydaya dayanan hatta kazan-kazan mottosuyla ilahlaştırılan modelini alarak iş yaşamımızı şekillendirmeyecektik.

Neydi bu teşkilatın temel ilkesi;

Bu teşkilatın temel ilkesi; eline, diline, beline sahip olmaktır. Eşine, işine ve aşına özen göstermektir. Harama bakmamak, haram yiyip içmemek ve harama el uzatmamaktır. Yanlış ölçmemek, eksik tartmamaktır. Güçlü iken affetmesini, öfkeli iken yumuşak davranmasını bilmektir.

Kariyer yolculuğu ile yaşam yolculuğu bir birini tamamlıyor.

Bir insan başarıları ile kariyer basamaklarını tırmanırken aynı zamanda kamil insan olma basamaklarını da tırmanıyor…

Kişinin ruhsal yapısı, sosyal yapısı, ailesi, beslenmesi, başkalarının hayatına saygı, yardımlaşma, dayanışma, bireysel yeteneklerin ortaya çıkması ve bütün bunların toplumsal hayatın da gelişmesini sağlayarak yapılması. Yani bir yaşam kültürü olarak kullanılmasını içermektedir.

İşe girerken önemli olan bir yere yakın olmak değil işe uygun yetenek ve beceriye, asgari edebe sahip olmak…

Liyakat, sadece madden işe göre değil manen de yetkinliğe elverişlilik ile ölçülüyor.

Usta çıraklığa kabul ettiği kişiyi cevherden mücevhere çevirme misali yaşam ve iş nakışı ile işleyerek hayata hazırlıyor.
Aynı zamanda kendi birikim ve deneyimlerini de gelecek nesle mesaj ve nam olarak taşıyacak şekilde çırağına-kalfasına iş yaşamında yoldaş oluyor.

Ustalar sadece işin ustası olmuyor, insanın ve insanlığın da ustası oluyorlar.

Bir sarraf titizliği ile çalışıyorlar.

Günümüzde vahşi kapitalizm başarıyı zehirli bir tasma haline getirmiş durumda.

Kariyer yapmak istiyor musun?

Cevap evet ise;

O zaman bizim kurallarımıza uyacaksın.

Hızlı sonuç alacaksın.
Sonuç ve çözüm odaklı çalışacaksın.

Ahilikte de çözüm odaklı olmak sonuç odaklı olmak var ama başarıya sahip olurken aynı oranda koruman gereken ilkeler ve değerler var.

İnsanlığı ayakların altına almayacaksın aynı zamanda yücelteceksin.

Edebin yerinde olacak, örnek olacaksın. Adil olacaksın... Hakkın olmayana sahip olmaya çalışmayacaksın.

Şimdi nasıl oluyor?

Başarı basamaklarını tırmanan insanlar öyle bir kamçı yiyor öyle bir ruh haline bürünüyor ki;

Bırakın insanlığı yüceltmeyi başarı olsun da nasıl olursa olsun.

Birinin omzuna mı basılacak;

Başkaları itibarsızlaştırılacak mı?

Ötekileştirme yapılacak mı?

İnsanların ruhları mı bükülecek?

Yok mu sayılacak?

Çalışma arkadaşlarının doğrularından çok yanlışları mı ortaya konacak?

Hatta inancına ve fikrine ters olsa bile dalkavukluk mu yapılacak?

Yağcılık mı lazım?

Yalan mı söylenecek?

Suç başkasına mı yüklenecek?

Başarılı her şeye sahip çıkılıp, başarısızlıklar başkalarına mı bırakılacak?

Yani insani her türlü meziyeti ayaklar altına alarak başarıyı kutsallaştırma şimdiki düzenin genel prensibi…

Kişiliksiz olmak, itibarsız olmak çok da önemli değil.

Bunun için gerekli olan;

Kısa başarılara imza atmak,

Dayanışmalar ve ekipleşmelerle güç haline gelmek,

Faydaları göze sokmak, büyük gösterme çabası eksikleri gizlemek?

İnsanlara ve olaylara  tepkiyi patrondan ve yöneticiden fazla vermek…

Yöneticilerin yanlışına da doğrusuna da onlar ilahmış gibi davranmak…

Bu özelliklere sahip olununca başarı geliyor. Ya da öyle sanıyoruz.

Madden büyüyoruz ama gelişemiyoruz.

İnsanlığımız itibar kaybediyor.

Bugün çok az bir kesim parasal zenginliği yaşarken çoğunluğun zorda olması bunlardan kaynaklanmaktadır.

Ya da bugün başarılı olarak görülen insanların sahip oldukları makamları bırakınca ve gücü kaybedince esamisinin bile okunmaması bu sahte başarıların eseridir.

Halkın refaha ereceği yerde azınlığın mutlu olması ya da öyle görünmesi de…

Çünkü zehirli başarı ile insanların paradan önce ruhen fakirleşmeleri de bundandır.

Peki, Ahilik bence sadece bir hafta kutlanıp unutulmamalıdır. Onun lafzına ve ruhuna uygun güncellenmesi günümüz yaşamını yönetebilecek hale getirilmesi lazımdır.

Olabilir mi?

Evrensel ilkelere sahip her sistem başarılı olabilir… Ahilik evrensel bir bakış açısıdır.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri deneme bonusu veren siteler youtube mp3