YOLUNU YİTİRMİŞ BİR GEZGİN GİBİYDİ EKİM               Ekim ayının girdiğini münzevî bir dostun gönderdiği şu nefis mısralar sayesinde fark etmiştim; “Yolunu yitirmiş bir gezgin gibiydi ekim, Sürgünlere uğurlardık kendimizi Kalan mı bizdik, giden mi Bilinmezdi.”             Bu güzel mısralar Şanlıurfalı şair A. Hicri İzgören’in “Suskun” adlı şiirinden… Sonbahar (güz) ve ilk ayı olan eylül; şair, yazar ve filozoflara bolca ilham vermiş. Ama ikinci ayı olan ekimle ilgili çok fazla söz ya da şiir yok! Keza kasım için de!               Güz Vurgunu   “Dünyayı düşünüyorum işte Dalında ilgimi çekmeyen yaprak Yere düşünce çarpıyor gözüme nedense, Ben yaprak dedim, siz ömür deyin Güz vurgunu değil mi ikisi de”             Kayseri’de yaşayan günümüz şairlerinden Yozgatlı Ayhan Gülsoy, “Ben Yaprak Dedim” şiirinde güz ve ölüm hakkında böyle imgesel bağlantı kuruyor.             Varlık Yayınlarının kurucusu Yaşar Nabi Nayır da “Sonbahar” isimli şiirinin son dörtlüğünde; “En güzel rüyaların bile bir sonu vardır: Bir bahar rüzgârından alarak bir sabah hız Mevsimlerin ömrünü yaşamıştı aşkımız. Onu şimdi kaybettim ve şimdi sonbahardır.” der.             Benzer duyguları yaşayan Metin Altıok da yine “Sonbahar” isimli şiirinde “Sonbahar-ki acının değişmez dipnotudur- Sonbahar-ki doyumsuz bir aşkın sonudur.” diye seslenir.             Refik Durbaş ise “Kırık Ayna” isimli şiirinde şu müthiş imgeleri kullanır. “Parmaklarının ucuyla arkaya attığın saçlarının sonbaharına düştüm elimi tut, yalnızlığımı okşa gözünün izi kalsın gözümde…   Aynadaki sûretine sar beni”                                                            Ekimdeki yaprak dökümü               Bu vesileyle ekim ayında kaybettiğimiz şairlerimiz Ziya Gökalp (25 Ekim 1924), Ahmet Cevad (13 Ekim 1937), Enis Behiç Koryürek (18 Ekim 1949), Faik Ali Ozansoy (1 Ekim 1950), Cahit Sıtkı Tarancı (13 Ekim 1956), Hüseyin Cahit Yalçın  (18 Ekim 1957), Asaf Halet Çelebi (15 Ekim 1958), Sabri Esat Siyavuşgil (6 Ekim 1968), Behçet Kemal Çağlar (24 Ekim 1969), Metin Eloğlu (11 Ekim 1985), Sabri Altınel (18 Ekim 1985), Nilgün Marmara (13 Ekim 1987), Yusuf Atılgan (9 Ekim 1989), Şemsi Belli (11 Ekim 1995), Fakir Baykurt (11 Ekim 1999), Hasan Nail Canat (21 Ekim 2002), Attila İlhan (10 Ekim 2005), Fazıl Hüsnü Dağlarca (15 Ekim 2008), Arif Damar (20 Ekim 2010), Sennur Sezer (7 Ekim 2015), Feyzi Halıcı (9 Ekim 2017), Bahattin Karakoç (17 Ekim 2018) ve Nuri Pakdil’i (18 Ekim 2019) rahmet ve hasretle anıyorum.