Akkuyu Nükleer Santrali ve Silifke Coğrafyası
Akkuyu Nükleer santrali en son teknoloji standartlarında 4 ünite olarak inşa ediliyor. Kısa bir süre sonra bitecek ve kademe kademe hizmete girecek. Santralın güvenlik tedbirleri fazlasıyla düşünülmüş. Yüksek standartlara kurulmuş laboratuvarlarında en ayrıntılı radyasyon ölçütler sürekli yapılmaktaymış.
Akkuyu Nükleer santral Avrupa nükleer kriterleri ile uyumlu olup Akdeniz bölgesinin tarım ve turizm sektörü, Akkuyu’dan etkilenmiyeceği söyleniyor. Bu konuda “içiniz rahat olsun” öneriliyor.
Santral içinde her türlü güvenlik önlemleri fazlasıyla düşünülmüş ve hiç bir şekilde endişe duymaya gerek olmayacağı ifade ediliyor. Konunun uzmanı değilim fakat bu santral bitmek üzere ve söylenenlere inanacağız. Artık Akkuyu, Silifke coğrafyasının önemli bir parçası ve bize düşen görev santral ile uyumlu şekilde uzun yıllar beraber yaşamamız bilincine ulaşmak. Çünkü bu santral yüksek boyutlarda çok ciddi bir yatırım ile gerçekleştiriliyor, karıştırmayalım burası bir “salça fabrikası” değil yüksek teknoloji ve standartlarda inşa edilen bir “nükleer santral”.
Avrupa’da yaşayan birisi olarak nükleer santrallerin Avrupa’nın sürekli gündeminde olduğunu iyi biliyorum. İspanya’da 7 , Fransa’da 56 , Belçika’da 5, Hollanda’da 1, Bulgaristan’da 2 ve diğerleri olmak üzere Avrupa’da toplam aktif 100 adet nükleer santral aktif olarak çalışıyormuş. Almanya’da 16 nükleer santral var. Politik gelişmelerden dolayı şu anda bu santrallerde şalter indirildi ve çalıştırılmıyor.
Benim okuduğum ve araştırdığım kadarıyla nükleer santrallerin yapım maliyeti oldukça yüksek işletmeler. Akkuyu’nun toplam maliyetinin 20 milyar Amerikan doları olduğu bilgisi verildi. Dolayısıyla bu kadar yüksek maliyetler altında sıkı önlemlerle kurulmuş bu santraller sadece iç bünyesinde değil “çevresindeki yaşam kültürünü ve ekonomiyi etkiler” Dolayısıyla dış oluşumların da, santrale uyum sağlaması kaçınılmazdır. Kısaca iç ve dış etkenlerin bir biriyle uyumu sağlandıkça toplam kalite ortaya çıkar.
Avrupa’dan örnekleme yaparsak, santral çevresindeki alanda yaşayan her kişinin, her yerel birimin santralin hassas konumundan dolayı bilinçlenmesi ve kurallara uyması istenir.
Avrupa’da nükleer santral ve onun geniş bölgesinde yaşayan eğitimli halk, harfiyen kurallara uyduğu gibi yerel yönetimlerinden bu bölgede aynı duyarlıkla alt yapıya önem vermeleri istenir. Bunlar artık Avrupalının günlük hayatında çok basit şeyler olarak kabul edilmektedir.
Avrupadaki nükleer santral civarındaki şehirlerdeki yapıya kısaca şöyle bir bakalım:
Yollarında rögar kapakları zeminle aynıdır. Kaldırımlar ve yollar kaliteli yapılır, uzun yıllar sağlamlığını korunur.
Kaldırımlar yayalar için düşünülmüş olup, dükkanlar tarafından zapt edilmez.
Dükkan sahipleri dükkan önlerini kendi araç park yeri için dubalarlar ile işgal etmezler. Motor bisikletler ve üç tekerlekliler her istedikleri her yere park edemezler. Otolar ve motorlar için park yerleri şehir içinde ayrıdır.
Trafik, saygı ve kurallar üzerine işler. Daire kavşaklardaki kurallar enternasyoneldir ve trafiği kullanan halk tarafından bilinir.
Yollarda araç sahipleri korna çalmaktan kaçınırlar. Bağırarak, sıkıştırarak korkutarak birbirlerini tehdit etmezler. Çünkü cezalar çok ağırdır. Ehliyetler kaybedilirse tekrar alınması yıllar sürebilir. Şehir içi yolları belli bir düzende yapılmıştır, şehir içi huzurlu ve sakindir.
Yerel yönetimlerde görev alan kişilerde liyakat önceliktir. Kişi niteliği ve eğitimi sayesinde işe alınır. Eğitimli ve bilgili kişi takdir edilir, diplomalar layıkıyla verilir.
Avrupa’da adalet ve hukuk toplumun ana temelidir. Çağın gerektiği bilime kucak açılır, dogmalara yer verilmez. Vergi adaleti ve demokratik kriterler uygulanır.
Avrupalı çevrecidir. Sokağını, şehrini mahallesini temiz tutar, ağaca ve yeşilliğe önem verir. Sokaklara çevreye çöp, poşet, pet şişe ve izmarit atmaz. Gönüllü olarak çevresini temizler. Şehirlerde zevkli mimari ön plandadır, şehirler betona mahkum edilmemiştir.
Avrupa’da insanlar bir birlerine saygılıdır. Herkes bir birine siz diye konuşur özellikle devlet dairelerinde.
Avrupalı resime, müziğe edebiyata,tiyatroya, sinemaya mimariye heykel sanatına kısaca sanatın her koluna önem verir. Dolayısıyla sosyal, siyasal, kültürel ve ekonomik hayatın bütün katmanlarına sahip olduğu bu “evrensel” değerlerini entegre etmiştir.
Silifke coğrafyasına büyük katma değer katan bu santralin önemini anlamalıyız. Santral yönetimi halk ile, yerel yönetimlerle bir dizi ortak çalışmalar yaparak, özellikle nükleer santraller konusunda tüm toplum katmanlarını eğittiklerini ve bilgilendirdiklerini yerel basından duyuyoruz ve okuyoruz. Bize düşende nükleer santral yönetimine yardımcı olmak ve Avrupalı gibi düşünerek, toplumsal kurallara uymak. Yerel yönetimlerinde imardan başlayarak alt yapıya kadar eğitimli kadrolarla santrale uygun şehirleşmeyi gerçekleştirmeleri gerekmektedir.
İçinde doğduğumuz ve yaşadığımız bu topraklarda nükleer santralle uyumlu şekilde yaşamanın benimsemesini istiyorsak, bunun savaşını vermekten başka çaremiz yok. Aksi takdirde buraya “yabancı ” oluruz ve burada hiç bir zaman da yerimiz olmaz.
Article in English
Akkuyu Nuclear Power Plant and the Geography of Silifke
The Akkuyu Nuclear power plant is being built in 4 units with the latest technology standards. It will be completed shortly and gradually put into service. The plant's safety measures are well thought out. The most detailed radiation measurements are being carried out continuously in laboratories built to the highest standards. Akkuyu Nuclear power plant is in compliance with European nuclear criteria and it is said that the agriculture and tourism sector of the Mediterranean region will not be affected by Akkuyu. "Rest assured" is recommended in this regard. It is stated that all kinds of safety precautions have been taken in the power plant and there will be no need to worry in any way. I am not an expert on the subject, but this plant is about to be completed and we will believe what we are told.
Akkuyu is now an important part of Silifke's geography and our task is to reach the awareness that we will live together for many years in harmony with the power plant. Because this power plant is being realized with a very serious investment on a high scale, let's not get confused, this is not a "tomato paste factory" but a "nuclear power plant" built with high technology and standards.
As a person living in Europe, I know well that nuclear power plants are constantly on the agenda in Europe. There are a total of 100 active nuclear power plants in Europe, including 7 in Spain, 56 in France, 5 in Belgium, 1 in the Netherlands, 2 in Bulgaria and others. There are 16 nuclear power plants in Germany. Due to political developments, the switches have been turned off in these plants.
As far as I have read and researched, the construction cost of nuclear power plants is quite high. The total cost of Akkuyu is estimated at 20 billion US dollars. Therefore, these power plants, which are built with strict measures under such high costs, not only affect the internal structure but also "the culture of life and economy around them." Therefore, it is inevitable for external formations to adapt to the power plant. In short, total quality emerges when internal and external factors are harmonized with each other.
If we take an example from Europe, every person, every local unit living in the area around the power plant is asked to raise awareness and follow the rules due to the sensitive location of the power plant.
In Europe, the educated people living around the nuclear power plant and its large area follow the rules and local governments are asked to give importance to infrastructure in this area with the same sensitivity. These are now considered very simple things in the daily life of Europeans.
Let's take a brief look at the structure in the cities around nuclear power plants in Europe:
Manholes covers on the roads are the same level as the ground.
Sidewalks and roads are of high quality, and remain strong for many years. Sidewalks are designed for pedestrians and not occupied by shops.
Shopkeepers do not occupy the shop fronts with pontoons for their own parking lots. Motor bicycles and bikes can not park wherever they want. Parking lots for cars and motorcycles are separate in the city.
Traffic works on respect and rules. The rules at roundabouts are international and known to the people who use them. On the roads, drivers refrain from honking their horns. They do not threaten each other by shouting, squeezing and intimidating. Because the penalties are very severe. If a driver's license is lost, it can take years to get it back. Urban roads are organized in a certain order and the city is peaceful and calm.
Merit is a priority for people working in local governments. People are hired based on their qualifications and education. Educated and knowledgeable people are appreciated and diplomas are duly awarded.
In Europe, justice and law are the main foundations of society. Contemporary science is embraced and dogmas are discarded. Tax justice and democratic criteria are applied.
Europeans are environmentalists. They keep their streets, cities and neighborhoods clean and give importance to trees and greenery. They do not throw garbage, bags, plastic bottles and cigarette butts on the streets. They clean their environment voluntarily.
Tasteful architecture is at the forefront in cities, cities are not condemned to concrete. People in Europe respect each other. Everyone calls each other "Mr or Mrs with second name” especially in government offices.
Europeans attach importance to painting, music, literature, theater, cinema, architecture, sculpture, in short, every branch of art. Therefore, these "universal" values have been integrated in all layers of social, political, cultural and economic life of European people.
We must understand the importance of this power plant, which adds great value to the geography of Silifke. We hear and read in the local press that the power plant management is working with the public and local administrations to educate and inform all layers of society, especially about nuclear power plants.
Our duty is to help the management of the nuclear power plant and to think like Europeans and obey social rules. Local governments need to realize urbanization suitable for the power plant with trained staff starting from zoning to infrastructure.
If we want to adopt living in harmony with the nuclear power plant in these lands, we were born and live in Silifke, we have no choice but to fight for it. Otherwise, we will become "foreigners" here and we will never have a place here.