Alpyaren KARAMAN
Köşe Yazarı
Alpyaren KARAMAN
 

Kaldırım ve Park, Çile mi?

Kaldırım ve Park, Çile mi? Silifke, kafeler bölümü, Göksu Nehri kıyısında yürüyüş yolları ve parklarıyla adeta “nefes borusu” gibi bir kent güzelliğine sahip. Ama işte mesele de burada başlıyor: Kentin nefes borusu sıkışmış durumda. Neden mi? Gelin büyük çileleri yeniden okuyalım.   Kafeler Bölümünün Park Sorunsalı: “İki Şeritli Yolun Tek Şeridi” Silifke’deki “kafeler bölümü”, son haftalarda adeta bir kent laboratuvarı oldu. Belediye yol yaptı, boyadı, iki şerit açtı. İlk bakışta şehre “Avrupa dokunuşu” geldiğini düşünenler yanılmasın; zira sorunlarımız da en az yollarımız kadar çift şeritli. Hatta iki şeritliden daha fazla demek doğru olur. Yeni yol geniş, pırıl pırıl… Ama arabalar sanki “tek şerit yasa”sına uymak için özel çaba gösteriyor. Trafik polisleri sessiz, ama motorcular geçti mi hop! Ceza, uyarı, tutanak. Soruyorum: Arabaların, kaldırım ve şeritin diğer yolunu işgal ettiğinde görmezden gelmek; motosikletliye “sinek ikramiyesi” muamelesi yapmak hangi trafik felsefesine sığar? Belki de bu, “adalet terazisinin motor gücüyle çalıştığı” yeni bir uygulamadır. Silifke’de eşitlik var: “Tekerleğin büyüğü haklıdır.” Engelli Rampaları: “Var İdi, Yok Oldu” Kaldırımlar arabayla, motorla dolu, tekerlekli sandalye rampaları kaldırılmış. Toprak kazılar, inşaat bariyerleri, uyarı levhası olmayan geçitler! Normal vatandaş için bile cambazlık isteyen bu ortamda, tekerlekli sandalyedeki bir yurttaşımızı düşünün. Demek ki “eşitlik” kavramını yanlış anlamışız; herkes aynı çileyi çeksin diye rampaları da kaldırmışız! Mizah gibi ama maalesef trajedi.    Anahtar Nerede Başlar? Silifke bazı esnafları, kaldırımı dükkân uzantısı sanıyor. Masa-sandalye, tabela, şemsiye…  Oysa hukuk şunu söyler: mülkiyet “anahtar kapıya takıldığı” yerde başlar. Peki belediye işgaliye parası alıyorsa, neden sınır çizgisi tabelaları yok? İşgaliye parasını ödeyen esnaf, kaldırımı kendi tapulu malı gibi kullanmalı mıdır? Kullanım şartları nelerdir? Soruyorum: Eğer onların mantığı doğruysa, biz de ev kiracıları olarak apartman girişini sergi alanına çevirebilir miyiz? Vergi de işgal de aynı… Sonuç Yerine: Silifke’nin kafeler bölümü ve Göksu Nehrinin yürüyüş yolu estetik olarak güzelleştirme çalışmaları olabilir. Ama bunun arkasına sığınılır mı? Kentsel yaşam sadece boya ve asfaltla olmaz; adaletli trafik denetimi, engellilere erişim hakkı ve kamusal alanın doğru kullanımı olmadan şehir, süslenmiş ama nefes alamayan bir bedene dönüşür. Belki de Silifke’nin yeni tabelası şöyle olmalı: “Göksu kıyısına hoş geldiniz: Arabalar park eder, yayalar cambazlık yapar, motorcular cezayı yer.” Survivor yarışmasını hazırlanıyorsunuz. Bu yüzden çile çekmeniz önemlidir.  
Ekleme Tarihi: 30 Ağustos 2025 -Cumartesi

Kaldırım ve Park, Çile mi?

Kaldırım ve Park, Çile mi?

Silifke, kafeler bölümü, Göksu Nehri kıyısında yürüyüş yolları ve parklarıyla adeta “nefes borusu” gibi bir kent güzelliğine sahip. Ama işte mesele de burada başlıyor: Kentin nefes borusu sıkışmış durumda. Neden mi? Gelin büyük çileleri yeniden okuyalım.

 

Kafeler Bölümünün Park Sorunsalı: “İki Şeritli Yolun Tek Şeridi”

Silifke’deki “kafeler bölümü”, son haftalarda adeta bir kent laboratuvarı oldu. Belediye yol yaptı, boyadı, iki şerit açtı. İlk bakışta şehre “Avrupa dokunuşu” geldiğini düşünenler yanılmasın; zira sorunlarımız da en az yollarımız kadar çift şeritli. Hatta iki şeritliden daha fazla demek doğru olur. Yeni yol geniş, pırıl pırıl… Ama arabalar sanki “tek şerit yasa”sına uymak için özel çaba gösteriyor.

Trafik polisleri sessiz, ama motorcular geçti mi hop! Ceza, uyarı, tutanak. Soruyorum: Arabaların, kaldırım ve şeritin diğer yolunu işgal ettiğinde görmezden gelmek; motosikletliye “sinek ikramiyesi” muamelesi yapmak hangi trafik felsefesine sığar? Belki de bu, “adalet terazisinin motor gücüyle çalıştığı” yeni bir uygulamadır.

Silifke’de eşitlik var: “Tekerleğin büyüğü haklıdır.”

Engelli Rampaları: “Var İdi, Yok Oldu”

Kaldırımlar arabayla, motorla dolu, tekerlekli sandalye rampaları kaldırılmış. Toprak kazılar, inşaat bariyerleri, uyarı levhası olmayan geçitler! Normal vatandaş için bile cambazlık isteyen bu ortamda, tekerlekli sandalyedeki bir yurttaşımızı düşünün. Demek ki “eşitlik” kavramını yanlış anlamışız; herkes aynı çileyi çeksin diye rampaları da kaldırmışız! Mizah gibi ama maalesef trajedi.

 

 Anahtar Nerede Başlar?

Silifke bazı esnafları, kaldırımı dükkân uzantısı sanıyor. Masa-sandalye, tabela, şemsiye…  Oysa hukuk şunu söyler: mülkiyet “anahtar kapıya takıldığı” yerde başlar. Peki belediye işgaliye parası alıyorsa, neden sınır çizgisi tabelaları yok?

İşgaliye parasını ödeyen esnaf, kaldırımı kendi tapulu malı gibi kullanmalı mıdır? Kullanım şartları nelerdir? Soruyorum: Eğer onların mantığı doğruysa, biz de ev kiracıları olarak apartman girişini sergi alanına çevirebilir miyiz? Vergi de işgal de aynı…

Sonuç Yerine:

Silifke’nin kafeler bölümü ve Göksu Nehrinin yürüyüş yolu estetik olarak güzelleştirme çalışmaları olabilir. Ama bunun arkasına sığınılır mı? Kentsel yaşam sadece boya ve asfaltla olmaz; adaletli trafik denetimi, engellilere erişim hakkı ve kamusal alanın doğru kullanımı olmadan şehir, süslenmiş ama nefes alamayan bir bedene dönüşür.

Belki de Silifke’nin yeni tabelası şöyle olmalı:

“Göksu kıyısına hoş geldiniz: Arabalar park eder, yayalar cambazlık yapar, motorcular cezayı yer.”

Survivor yarışmasını hazırlanıyorsunuz. Bu yüzden çile çekmeniz önemlidir.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (3)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Halil Dölek
(30.08.2025 14:03 - #2646)
Çok önemli bir konuya değinmişsiniz. Silifke artık bir Ortadoğu şehri! Karman çorman. Aynı şekilde Gökbelen. Gelin bir görün ve insanımızın Gökbelen’i ne hale getirdiğini görün.
Alpyaren KARAMAN O kadar çok fotoğraflar vardı ki! Masum ve trafiği az sıkıntıya sebep veren bu iki kareyi seçtik. Gökbelenin iç yolları dar ve kaza riski yüksek konumda. Umarım en kısa zamanda yetkililer, sorunlara çöüzm bulurlar.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Emin Güleç.
(30.08.2025 15:18 - #2647)
Şehir Planlamasını, muhendisligin temel değerlerine (araç otoparkı kat sayısı, yeşil ve gezint seyiri alani, ...,vb.) gözardı edilerek, keyfi olarakl, arsa sahibine,, ranta, çıkarlara yönelik yapılırsa "Bugünler, daha iyi günlerimiz!" demeye razıyız diyecek durumda kaldık. İmar gorevlisi mühendislerine, beledye başkanlarına, meclis üyelerine, emeği geçen, yasanilmazı gerçekleştirilecek çok çok teşekkürler(!)
Alpyaren KARAMAN Rant için yapılan plan, şehir değil beton yığını üretir. Bu anlayışla geleceğe bırakılan tek miras yaşanmaz kentler olur.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
celal necati ÜÇYILDIZ
(03.09.2025 09:44 - #2654)
birileri kuralları motosiklet sürücülerine de öğretmeli. ters yönden karşına çıkıveriyor.
Alpyaren KARAMAN Her konuda kurallara uymalıyız. Katkınız için teşekkür ederim Celal Bey.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
https://jazziraes.com/ https://bramblesva.com/ https://seattledogresort.com/ https://bestlifecoachcollective.com/