İZMİR’İN KAVAKLARI
Bu kahramanlık türkümüzü çok sever ve her fırsatta gür bir sesle söylemeye çalışırım. Radyoda, televizyonda, internet ortamında karşıma çıktığında ise üniversiteye başladığım dönemin İzmirine dönerim. Kahramanlık Türküleri Koromuzla Ege’yi salladığımız yıllara…
Yıl 1977. Tarih 18 Mart. Çanakkale Zaferimizin yıldönümü vesilesiyle, Yeniden Millî Mücadele Hareketinin bir yapılanması olan İzmir Kültür Ve Sanat Derneği olarak tarihî Elhamra Sinemasında coşkulu bir gece gerçekleştiriyoruz. Salon tıklım tıklım dolu. Konuşmalar ve şiirlerin ardından biz de derneğin Kahramanlık Türküleri Korosu olarak sahnede yerimizi aldığımızda müthiş bir alkış kopuyor. Şefimiz kanunî İbrahim Aktürk abimiz... Benim de yer aldığım koro mensupları içinde hatırlayabildiklerim arasında Mehmet Coşkun Parlak, merhum Mustafa Ali Akın, Osman Ay, Mehmet Akgül, Mustafa Ali Seyyar, Galip Kolcu, Faris Küçük, İsa Koçyiğit, İbrahim Parlak, Ali Gülen, İzzet Çaylı bulunuyor. Bağlamalarda Mehmet Akçay, İzzet Uslu, Haki Cantürk, Ali Zeybek, ritim sazda ise lise ve iş arkadaşım Erkan Özsaatçılar var.
Programımıza hareketli ve enstrümantal (sözsüz) “Urfa Divanı” ile başlıyoruz. Bu eserin bir bölümünde yer alan ritim soloyu arkadaşım/kardeşim Erkan’ın çok başarılı bir şekilde icra ettiğini hatırlıyorum.
Ardından sevilen kahramanlık türkülerimizi sırayla seslendirmeye başlıyoruz. Doğal olarak ilk türkümüz “Çanakkale İçinde Vurdular Beni.” Daha sonra söylediğimiz türküler arasında hatırlayabildiklerim; İzmir’in Kavakları, Estergon Kalesi, Tuna Nehri, Köroğlu, Genç Osman, Hekimoğlu, Yine de Şahlanıyor Kolbaşının Kıratı…
Ege Turnemiz
Bu başarılı konserimizden sonra çevre il ve ilçelerin belediye başkanları ve sivil toplum kuruluşlarınca davetler alınca Ege turnesine çıkıyor, Manisa ile Akhisar ve Demirci ilçeleriyle Kütahya’nın Simav ilçesinde ve İzmir Gaziemir’de konserler veriyoruz. Halkın büyük rağbet gösterdiği bu gecelerde sinema salonları ya da kültür merkezleri tamamen doluyor. Ancak Akhisar’da “devrimci” arkadaşlar, Demirci’de ise “ülkücü” arkadaşlar salonu basmaya ve konseri engellemeye çalışıyorlar. Zira bu ilçelerde onlar hâkimler ve kendi çöplüklerinde başka horozları öttürmek istemiyorlar. Ancak emniyet güçleri müdahale edip bu girişimlerine izin vermiyor. Ama tabii konser öncesi bazı gerginlikler yaşanıyor.
Çok sevdiğim “İzmir’in Kavakları” türküsünü her duyduğumda kendimi koromuzla birlikte İzmir Elhamra Sinemasında kahramanlık türkülerimizi coşkuyla söylerken buluyorum.
İzmir'in kavakları
Dökülür yaprakları
Bize de derler Çakıcı
Yâr fidan boylum
Yıkarız konakları
Selvim senden uzun yok
Yaprağında gözüm yok
Kamalı da zeybek vuruldu
Yâr fidan boylum
Çakıcı'ya sözüm yok
