Rıfat YÖRÜK
Köşe Yazarı
Rıfat YÖRÜK
 

AŞI ÜSTÜ AŞILI KİRAZ

AŞI ÜSTÜ AŞILI KİRAZ Korona günlerinden trajikomik bir kiraz hikâyesi… Dikkat! Aşırı dozda ironi içerir.           Rabbim bir daha göstermesin. Koronalı karantina günleri… Kayseri Talas… Eski “mahalle bakkalı” sıcaklığını bulabildiğimiz sevilen marketimizden evin ufak tefek ihtiyaçlarını gideriyorum. 65 yaşlarında sosyetik görünümlü bir hanımefendi de manav reyonundan iri, aşılı, Napolyon kirazlarından seçiyor. Bir taraftan da yakınındakilere kirazın faydalarıyla ilgili bir şeyler söylüyor. Müthiş bir meyvesever ve özellikle Salihli “Allahdiyen” kirazını çok seven bir kiraz tutkunu olarak mutlu oluyorum. Yanına yaklaşarak teşekkür edecekken beni görünce kaşları çatılıyor, geriliyor. “Maskeni tam tak!” deyince durumu anlıyorum. Benim rahat nefes alamadığım için genelde açıkta kalan zavallı, tıkalı, sorunlu burnumu kastediyor. Maskemle onu da kapatınca bu saygın hanımefendiyle eşit şartlarda konuşabilmeyi artık hak ediyorum.           Maske dayatması yüzünden biraz kırılmama rağmen “insanlara kirazın faydalarını anlatarak tavsiye ediyorsunuz. Ne güzel!” diyerek söze başlıyorum.  “Sadece Covid 19 aşısı olanlara tavsiye ediyorum” deyince şaşırıyorum. “Niçin?” diye sorduğumda aldığım cevap beni daha da hayrete düşürüyor;           “Malum Corona’ya yakalanmamamız için aşı olmamız şart! Ben de iki doz Biontech aşısı oldum. Ancak bu aşının bir yan etkisi var: Kanı pıhtılaştırıyor. Kiraz da kan sulandırıcı bir meyve olduğu için aşının bu zararını gideriyor.”           Bunları söyledikten sonra bana “siz kaç doz aşı oldunuz?” diye soruyor. “Hiç olmadım. Olmayı da düşünmüyorum. Zaten sizin vurulduğunuz aşı değil deneysel sıvı. Bir aşıya aşı denilebilmesi için en az dört yıl hayvanlar ve insanlar üzerinde denenmesi lâzım! Nitekim çocuklarım da olmadılar. Onlar da vurulmayı kesinlikle istemiyorlar” deyince kadının gözleri fal taşı gibi açılıyor. “Maskeyi tam takmıyorsunuz. Üstelik aşı da olmamışsınız. Siz modern bilime, teknolojiye inanmıyor musunuz? Nasıl bir vatandaşsınız? Bakın ben Mülkiyeliyim. Gerçekleri iyi bilirim.” diyerek elinin tersiyle bana “yanımdan uzaklaş” işareti yapıyor.           Güzel güzel sohbet ederken “Mülkiyeli” refleksleri öne çıkıp bana tepeden bakmaya, dayatmada bulunmaya, çokbilmiş tavırlarla ukalâca konuşmaya başlayınca artık dayanamıyorum. “Bana bakın hanımefendi!” diyorum.” Gerçek Mülkiyelileri tenzih ederek söylüyorum. ‘Önce Mülkiye, sonra Türkiye!’ diyen sizin gibi kibir abidesi tipleri çok iyi tanırım. Hep ‘Ben Mülkiyeliyim. Ben bilirim! Ülkeyi biz yönetiriz. Siz de kim oluyorsunuz?’ edası vardır sizde… Milleti ve onun değerlerini aşağılamaktan zevk alırsınız.           Madem her şeyi bu kadar biliyorsunuz. Pıhtı atmanın yarı yarıya ölüm demek olduğunu da bilirsiniz herhalde. Öyleyse niye bu kadar aşı propagandası yapıyorsunuz? İnsanlara ‘aşı üstü kiraz’ tavsiye edeceğinize bırakın kararı onlar versin. O güzelim kirazı da, aşının ölümcül etkisinden kurtulmak için değil sadece Rabbimizin yarattığı nefis bir nimet olarak tadını çıkartarak yesinler.”           Karşısında çetin bir ceviz bulan Mülkiyeli abla seçtiği kirazları homurdanarak tartıya götürürken, market sahibimiz bıyık altından pardon maske altından gülerek beni süzüyor, gözleriyle “ağzına sağlık! Bu çokbilmiş kadına dersini verdin” der gibi minnetle bakıyordu. NOT: O günlerde malûm deneysel sıvıyı vurdurmadığımız için bize kızanlar, hakaret edenler, seyahat özgürlüğümüzü kısıtlayanlar şimdi “iyi ki olmamışsınız” diyor ve üç-dört doz vurdurdukları o Alman aşısının yan etkileriyle cebelleşiyorlar.  
Ekleme Tarihi: 17 Eylül 2025 -Çarşamba

AŞI ÜSTÜ AŞILI KİRAZ

AŞI ÜSTÜ AŞILI KİRAZ

Korona günlerinden trajikomik bir kiraz hikâyesi…

Dikkat! Aşırı dozda ironi içerir.

          Rabbim bir daha göstermesin. Koronalı karantina günleri… Kayseri Talas… Eski “mahalle bakkalı” sıcaklığını bulabildiğimiz sevilen marketimizden evin ufak tefek ihtiyaçlarını gideriyorum. 65 yaşlarında sosyetik görünümlü bir hanımefendi de manav reyonundan iri, aşılı, Napolyon kirazlarından seçiyor. Bir taraftan da yakınındakilere kirazın faydalarıyla ilgili bir şeyler söylüyor.

Müthiş bir meyvesever ve özellikle Salihli “Allahdiyen” kirazını çok seven bir kiraz tutkunu olarak mutlu oluyorum. Yanına yaklaşarak teşekkür edecekken beni görünce kaşları çatılıyor, geriliyor. “Maskeni tam tak!” deyince durumu anlıyorum. Benim rahat nefes alamadığım için genelde açıkta kalan zavallı, tıkalı, sorunlu burnumu kastediyor. Maskemle onu da kapatınca bu saygın hanımefendiyle eşit şartlarda konuşabilmeyi artık hak ediyorum.

          Maske dayatması yüzünden biraz kırılmama rağmen “insanlara kirazın faydalarını anlatarak tavsiye ediyorsunuz. Ne güzel!” diyerek söze başlıyorum.  “Sadece Covid 19 aşısı olanlara tavsiye ediyorum” deyince şaşırıyorum. “Niçin?” diye sorduğumda aldığım cevap beni daha da hayrete düşürüyor;

          “Malum Corona’ya yakalanmamamız için aşı olmamız şart! Ben de iki doz Biontech aşısı oldum. Ancak bu aşının bir yan etkisi var: Kanı pıhtılaştırıyor. Kiraz da kan sulandırıcı bir meyve olduğu için aşının bu zararını gideriyor.”

          Bunları söyledikten sonra bana “siz kaç doz aşı oldunuz?” diye soruyor. “Hiç olmadım. Olmayı da düşünmüyorum. Zaten sizin vurulduğunuz aşı değil deneysel sıvı. Bir aşıya aşı denilebilmesi için en az dört yıl hayvanlar ve insanlar üzerinde denenmesi lâzım! Nitekim çocuklarım da olmadılar. Onlar da vurulmayı kesinlikle istemiyorlar” deyince kadının gözleri fal taşı gibi açılıyor. “Maskeyi tam takmıyorsunuz. Üstelik aşı da olmamışsınız. Siz modern bilime, teknolojiye inanmıyor musunuz? Nasıl bir vatandaşsınız? Bakın ben Mülkiyeliyim. Gerçekleri iyi bilirim.” diyerek elinin tersiyle bana “yanımdan uzaklaş” işareti yapıyor.

          Güzel güzel sohbet ederken “Mülkiyeli” refleksleri öne çıkıp bana tepeden bakmaya, dayatmada bulunmaya, çokbilmiş tavırlarla ukalâca konuşmaya başlayınca artık dayanamıyorum. “Bana bakın hanımefendi!” diyorum.” Gerçek Mülkiyelileri tenzih ederek söylüyorum. ‘Önce Mülkiye, sonra Türkiye!’ diyen sizin gibi kibir abidesi tipleri çok iyi tanırım. Hep ‘Ben Mülkiyeliyim. Ben bilirim! Ülkeyi biz yönetiriz. Siz de kim oluyorsunuz?’ edası vardır sizde… Milleti ve onun değerlerini aşağılamaktan zevk alırsınız.

          Madem her şeyi bu kadar biliyorsunuz. Pıhtı atmanın yarı yarıya ölüm demek olduğunu da bilirsiniz herhalde. Öyleyse niye bu kadar aşı propagandası yapıyorsunuz? İnsanlara ‘aşı üstü kiraz’ tavsiye edeceğinize bırakın kararı onlar versin. O güzelim kirazı da, aşının ölümcül etkisinden kurtulmak için değil sadece Rabbimizin yarattığı nefis bir nimet olarak tadını çıkartarak yesinler.”

          Karşısında çetin bir ceviz bulan Mülkiyeli abla seçtiği kirazları homurdanarak tartıya götürürken, market sahibimiz bıyık altından pardon maske altından gülerek beni süzüyor, gözleriyle “ağzına sağlık! Bu çokbilmiş kadına dersini verdin” der gibi minnetle bakıyordu.

NOT: O günlerde malûm deneysel sıvıyı vurdurmadığımız için bize kızanlar, hakaret edenler, seyahat özgürlüğümüzü kısıtlayanlar şimdi “iyi ki olmamışsınız” diyor ve üç-dört doz vurdurdukları o Alman aşısının yan etkileriyle cebelleşiyorlar.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Lerzan Özgenç
(17.09.2025 12:15 - #2700)
Bizleri tekrardan o günlere götürmek isteyenlere fırsat vermemeliyiz güzel bir anı olarak hatırlatmanıza teşekkürler sağolun bende aşı olmayanlardanım dediğiniz gibi halk gerçekleri yeni anladı ama iş işten geçtikten sonra. İyi çalışmalar diliyorum saygılar selamlar.
Rıfat Yörük Çok teşekkürler Lerzan Hanım. Selamlar.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
İ.Yıldırım
(17.09.2025 23:38 - #2706)
:)))))))))) Bana da "Kır şu şeytanın bacağını da sen de aşı ol" dediler. Koskoca Ünv mezunu adamlar. Şimdi aynı adamlar "İyi ki olmamışsın" diyorlar. Belki o Mülkiyeli hanım pıhtı atmasından vefat etmiştir. Kimbilir?
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
https://jazziraes.com/ https://bramblesva.com/ https://seattledogresort.com/ https://bestlifecoachcollective.com/