BAŞKENTTEN SELAM
Tarihin Derinliklerine Gömülmüş Olan PONTUS RUM KRALLIĞI TELEVİZYONDA
Geçmişte Anadolu’da Trabzon merkezli bir Pontus Rum Devleti’nin varlığını biliyoruz. Ancak Krallık, hatta İmparatorluk seviyesinde, tarih sayfalarında yer almış olan bu devlet hakkında pek bilgimiz yoktu. Doğrusunu söylemek gerekirse pek merak da etmemiştik.
Son yıllarda başta TRT olmak üzere kimi televizyon kanallarında, tarihimizle ilgili çok önemli dizi filmler yapılmaktadır. Örneğin, Fatih Sultan Mehmet ve İstanbul’un Fethi ile ilgili günümüze kadar çok sayıda yayın yapılmıştı ama bu konudaki en gerçekçi yayın halen devam etmekte olan “Mehmed Fetihler Sultanı” adlı dizi filmdir. Üç ay kadar tatil yapan bu film ekibi yeni sezon yayınına başlar başlamaz, “Pontus Rum Krallığı” konusunu gündeme getirmiş bulunmaktadır. Böylelikle TRT-1 ekranında, öncelikle kendi insanımız bu Pontus meselesini görsel bir biçimde ve en doğru bilgilerle öğrenmiş olacaktır.
Filmin derinliklerine girmeden önce, okurlarımızın belleklerinde şu bilgilerin yer etmesinde yarar görürüm..
***
Türkiye tarihinde Pontus Krallığı, Karadeniz’in güneyinde, günümüzde Orta ve Doğu Karadeniz Bölgelerimizde yer alan coğrafyada kurulmuş olan Helenistik Dönem antik uygarlığıdır. Milattan önce 302 yılında (bazı kaynaklara göre ise M.Ö. 281 yılında) kurulup, milattan önce 64 yılında yıkıldığı düşünülen Pontus Krallığı, ilk zamanlarda Pontus Kapadokyası, daha sonra ise Pontus adıyla anılmıştır. Pontus Krallığı veya Pontus İmparatorluğu olarak anılan Helenistik devlet, Pers soylu olan Kral Mitridatis tarafından kurulmuştur. Döneme dair kaynaklar sınırlı olmakla birlikte, kıyı şeridinde denizcilik faaliyetiyle meşgul olan Rum kökenli kolonilerin, iç kesimlerde ise daha yoğun olarak Perslerin bulunduğu düşünülmektedir.
Büyük İskender'den sonra Helenistik dönemde Marmara'nın güneyinde hüküm süren Mitridatis öldürülmüş yerine kendi adını taşıyan oğlu Mitridatis, babasıyla aynı kaderi paylaşmamak için de bu coğrafyadan uzaklaşarak, Orta Karadeniz Bölgesi'nde yer alan coğrafyaya gitmiştir.
Kral Mitridates, M.Ö. 266 yılına kadar iktidarda kalmış ardından gelen hükümdarlar tarafından yönetilerek M.Ö. 64 yılına kadar ayakta kalmış ve Pontus Krallığı, bu tarihte yıkılmıştır.
Helenistik bir uygarlık olan Pontus Krallığı, Yunanca'da "deniz" anlamına gelen "Pontus" kelimesiyle adlandırılmıştır. Mitridates öncelikle Paflagonya Bölgesi'ndeki Cimiata'yı, daha sonra da Kapadokya'yı egemenliği altına almıştır. Daha sonra Amasya'ya giden Mitridates, Büyük İskender'in ölümünün ardından o bölgede kendi hakimiyetini ilan eden 1. Selevkos'u yenerek M.Ö. 281 yılı civarında kendisini Doğu Paflagonya ve Kuzey Kapadokya'da kral ilan etmiştir. Daha sonraki kralların dönemlerinde Ordu, Giresun, Trabzon ve Sinop gibi kıyı kentleri de ele geçirilmiştir. Pontus Krallığı en geniş sınırlarına Altıncı Mitridates döneminde ulaşmıştır. Bu dönemde Krallık, Aşağı Ermenistan, Kapadokya, Bitinya, Tauric ve Chersonesus gibi kentlerin tümüne hakim olmuştur.
Pontus Krallığı'nın başkenti Amasya civarındadır. Kısa bir süre başkent Sinop çevresine taşınmıştır. Pontus Krallarından 6.Mitridat, Ünye'nin doğusunda bulunan Midrebolu mevkiinde bir kent inşa ettirmeye başlamış o arada Ünye’yi de Başkent yapmıştır.
Anılan Devlet 1204 ile 1461 yılları arasında yaklaşık 257 yıl Doğu Karadeniz kıyılarında egemenlik sürmüştür. Bizans Hanedanlığı tarafından Kostantinopolis adıyla anılan İstanbul'un Haçlılar tarafından işgal edilmesi neticesinde Trabzon merkez olmak üzere kurulmuştur. I. Aleksios devletin kurulmasının ardından kendisini Roma İmparatoru olarak adlandırmıştır. Hanedanlığın devlet hâline dönüşmesinde Gürcülerin desteği de etkili olmuştur.
Fatih Sultan Mehmet tarafından 1461 yılında yıkılan devlet, 257 yıl boyunca Karadeniz kıyılarına egemen olmuştur. Bu devlet, özellikle ünlü ticaret yolu İpek Yolu'nun üzerinde bulunduğundan Karadeniz ticaretinde büyük oranda söz sahibi olmuştur. Esasen Pontus, kelime olarak deniz üzerindeki ticaret yolu anlamlarına gelmektedir.
Devlet kuruluşundan bir süre sonra Sinop ve Karadeniz Ereğlisi'ni de sınırlarına katmıştır. Bu Pontus Rum Devleti, tarihteki en parlak dönemini, I. Andronikos Dönemi'nde yaşamıştır. Bu dönemde, Selçuklu’ların devleti yıkmak adına gerçekleştirdiği girişimler püskürtülmüştür. Devlet din politikası olarak da Hristiyanlığı benimsemiştir.
Trabzon merkezli bir imparatorluk olan Pontus Rum Devleti'nin resmî olarak tarih sahnesine çıkışı 1204 yılına rastlamaktadır. Gürcülerin desteğini yanına alan I. Aleksios, Gürcü ve Lazlardan oluşan ordusu ile verdiği mücadeleler neticesinde Trabzon'u topraklarına katmış ve burayı devletin merkezi ilan etmiştir.
I.Aleksios, Selçuklu’ların Trabzon içlerine ilerlemesine engel olmuş ayrıca bölgenin ticaretini zenginleştirerek buranın önemli bir ticaret şehri hâline gelmesini sağlamış, Cenevizliler ve Türkmenler tarafından da pek çok kez kuşatılmış olmasına ragmen egemenliğini sürdürmüştür.

Pontus Rum Krallığının yerleştiği topraklar
Pontus Rum Devleti Kurucusu I. Aleksios'tan sonra tahta geçen hükümdarlar şunlardır…
*I.Andronikos Dönemi'nde Trabzon kuşatmasına kalkışan Selçuklular başarısızlığa uğratılmıştır. Kendisini Roma İmparatoru olarak adlandıran I. Andronikos, devletin sınırlarını genişletmiştir. Trabzon Ayasofya Kilisesi de onun döneminde inşa edilmiştir.
*Ardından başa geçen II. Aleksios, bölgeye sızmaya çalışan Türkmenleri bozguna uğratmış, devletin parlak dönemlerinden birinin yaşamasına sebep olmuştur. İmparatorluğun dış tehditlere karşı savunma gücünü artırmıştır.
*II.Aleksios'tan sonra başa geçen III.Andronikos Dönemi'nde bir takım iç karışıklıklar yaşanmış, 1340'lı yıllarda da devlet veba salgını ile karşı karşıya kalmıştır.
*III.Aleksios devlet içindeki iç karışıklıklara son vermeyi nispeten başarmış ve onun döneminde Canca Kalesi devletin sınırları içerisine girmiştir.
Antik Çağ uygarlığının etkilerini devam ettiren Trabzon Rum İmparatorluğu'nun sınırları doğuda Karadeniz Ereğli bölgesini de içine alırken kuzeyde Rusya sınırlarındaki Kırım'ın egemenliği altında bulunan Kerç topraklarına kadar uzanmıştır.

Pontus Rum kızı
Timur'un Gürcistan'ı egemenliği altına alması, yaşanan iç karışıklıklar, 1340'ta ortaya çıkan veba salgını, Türkmenler ve ardından da Cenevizliler ile ticaret yollarına hakim olmak adına verilen mücadelelerin her biri devletin gerilemesinde ve çöküşünde etkili olmuştur. Devlet'in resmi olarak yıkılmasına sebep olan olay ise Osmanlı Sultanı Fatih Sultan Mehmet'in ordusu ile gelip, Trabzon'u ele geçirmesidir.
Devlet, parlak olduğu dönemlerde; ticaret, denizcilik, astronomi ve mimari alanlarda önemli gelişmeler göstermiştir.
***
Pontus Krallığı’nın yıkılmasından sonra bölge, Roma İmparatorluğu’nun yönetimine girmiştir. Bir kısmı Bitinya ile birleştirilerek “Bitinya ve Pontus” eyaleti kurulmuş, daha büyük bir kısmı ise Galatya Eyaleti’ne dahil edilmiştir. Doğu kısmı ise bir süre Kolhis ile birlikte bağımlı bir krallık olarak yönetilmiştir. MS 62’de İmparator Nero tarafından bölgenin tamamı bir Roma eyaleti haline getirilmiş ve Pontus Galaticus, Pontus Polemoniacus (merkezi Polemonium/Fatsa) ve Pontus Cappadocicus (merkezi Trabzon) olmak üzere üç vilayete bölünmüştür. İmparator Trayan döneminde ise Pontus eyaletinin tümü Kapadokya eyaletine dahil edilmiştir. MS 287’de Gotların Trabzon’u yağmalamasının ardından İmparator Diyokletyan, bölgeyi Dioecesis Pontica içinde daha küçük idari birimlere ayırmıştır.
Bizans İmparatoru I. Justinianus, 536 yılında bölgeyi yeniden düzenlemiştir. Bizans İmparatorluğu’nun ilk zamanlarında Trabzon, önemli bir kültür ve öğrenim merkezi haline gelmiştir. 7. yüzyılda Tychicus adlı bir alim burada bir okul açmıştır. Bizans yönetiminde Pontus, başlangıçta Armeniakon Theması’na, batı kısmı ise Bukellarion Theması’na bağlanmıştır. Daha sonra bu büyük themalar bölünerek 10. yüzyıldan itibaren Pontus, Gabras (Gavras) ailesi tarafından yönetilen Kaldya ve Koloneia themalarına ayrılmıştır. Selçuklu akınlarına kadar bölgede bir refah çağı yaşanmıştır.
Dördüncü Haçlı Seferi sırasında 1204 yılında Konstantinopolis’in Latinler tarafından işgal edilmesinin ardından, Komnenos Hanedanı’ndan Aleksios Komnenos, Gürcü desteğiyle Trabzon’da bağımsız bir devlet kurarak Pontus’a hakim olmuştur. Trabzon İmparatorluğu, jeopolitik konumu ve diplomatik manevralarıyla Konstantinopolis’in Osmanlı tarafından fethinden sonra bile bir süre varlığını sürdürmüş, ancak 1461 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. Komnenos Hanedanlığı döneminde Trabzon, önemli bir kültür merkezi olmuştur.
Osmanlı hakimiyetiyle birlikte, 17. yüzyıldan itibaren bölgedeki Pontus Rumları arasında İslamlaşma görülmüştür. 1920’li yıllara kadar nüfusun yaklaşık %25’ini oluşturan Hristiyan Rum topluluğu, özellikle Trabzon’dan Kars’a kadar olan bölgede kültürlerini ve dillerini koruyarak varlıklarını sürdürmüşlerdir.
Kurtuluş Savaşı sonrası 1923’te imzalanan Lozan Antlaşması kapsamındaki nüfus mübadelesi ile Pontus Rumlarının tamamı, Yunanistan’a gönderilmiştir. Yani şu anda ülkemizde yaşayan bir Pontus Rum’u kalmamıştır ve Yunanistan’ı yönetenlerin hezeyanları hiç bir şey ifade etmemektedir. TRT-1 Televizyonunda yeni bölümü yayımlanmaya başlanan “Mehmed Fetihler Sultanı” adlı dizide gerçeklerin en iyi ve doğru biçimde ortaya konulacağı muhakkaktır.
