Burhan ÜSKÜL
Köşe Yazarı
Burhan ÜSKÜL
 

SİLİFKE’NİN TRAFİK KÜLTÜRÜ

SİLİFKE’NİN TRAFİK KÜLTÜRÜ Trafik uyarı levhalarını önemsemeyen bir toplumuz. Son günlerde Silifke trafiğinde bazı sürücülerce sebep olunan karışıklık bu kanaatimizi güçlendiriyor. Malumunuz, Silifke’de şehir içi trafiğinde son aylarda bazı yeni düzenlemeler yapıldı. Örneğin Menderes Caddesi (kuyumcular ile bir kısım banka şubelerinin olduğu cadde) gibi yoğun caddelerde “tek yön” uygulamasına geçildi. Bize göre geç kalınan ve çoktandır atılması gereken olumlu adımlar bunlar. Dileriz devamı gelir ve artık son yıllarda tam anlamıyla “keşmekeş” yaşanan Silifke trafiği önemli ölçüde rahatlar. Ancak gözlemlediğimiz kadarıyla bazı sürücüler trafikte “alışkanlıkları doğrultusunda” hareket etmekte ısrar ediyorlar. Yeterli trafik uyarı levhaları olmasına rağmen bazı sürücüler “girilmez” denilen cadde ve sokaklara ters yönden girmeye “eski sistem” devam ediyorlar. Bu levhaları umursayan kim? Geçenlerde trafik polisleri ters yönden gelen araçların fotoğraflarını çektikten sonra araçları durdurup cezai işlem uyguluyorlardı. Çoğu sürücü tepki gösterdi; caddede tek yön uygulamasına geçildiğini bilmediklerini, uyarı levhalarını da görmediklerini dile getirdiler. Öyle zannediyorum ki, bir nevi “kör göze parmak” durumu gerekiyor bazı sürücüler için. İnönü Caddesi ile Menderes Caddesinin kesiştiği yerde (Belediyenin eski hizmet binasının olduğu köşede) uyarı levhalarına rağmen sağa dönüş yasağına aldırmayan sürücüler için geçişe engel olmak amacıyla geçenlerde üçgen bir refüj yaptı görevliler. Ona rağmen geçen cuma günü bir sürücünün o üçgenin sivri kısmından sağa dönüş yapmaya çalıştığına ve “girilmez” denilen caddeye ters yönden girmeye çalıştığına hayretle şahit oldum. Bu öyle bir umursamazlıktır ki hepimizin bilmesi gereken ve uymakla yükümlü olduğumuz “genel trafik kuralları” bile yok sayılabiliyor maalesef: Örneğin Silifke’de “park yapılamaz” levhasının bulunduğu yerlere araçlar sanki özellikle park ediliyor, engelli araçları için ayrılan özel alanlara normal araçların park etmesi yasakken bu yasağın göz ardı edildiği de oluyor. Yayaların kullanımında olması gereken kaldırımların tam üstüne araçların park edildiğini de görüyoruz zaman zaman.  Yaya geçidine adımını attığı anda yayalara yol vermesi gerekirken “Yol benim,” deyip tam gaz devam eden araç sürücülerine de rastlıyoruz. Kimi zaman duyarlı bir araç sürücüsü yaya geçidinde durduğunda arkadaki araçların kornalara basarak onu taciz ettiğine de şahit oluyoruz. Bir keresinde, Silifke trafiğinde seyir halinde iken şeridim üzerindeki bir aracın dörtlü ışıkları yanar vaziyette durduğunu gördüm. Belli ki sürücüsü yol üstündeki bir dükkandan bir şey almak için “iki dakikalığına” yolun ortasına park etmekte bir sakınca görmemişti aracını. Ve benim yoluma devam edebilmem için karşı şeride geçmem ve oradan ilerlemem gerekiyordu. “Bu ne rahatlık,” diye tepki göstermiştim haliyle. Yanımdaki arkadaşım, “Unutma, Türkiye’de dörtlülerini yakıp aracını durdurduğun yer -her neresi olursa olsun- senin park yerindir.” demişti. Arkadaşımın bu sosyolojik tespitine üzülerek hak vermek zorunda kalmıştım. Bizim toplumda kurallara riayet etmek meselesi baştan beri sorunlu bir alan. Kendini trafik kurallarının üstünde gören sürücü alışkanlıklarına sahip bir ülkeyiz. Bu durum elbette ki bir “kültür meselesi”. Ve bu da -öyle anlaşılıyor ki- sonradan edinilebilen bir şey değil. Belki çok eskilerden, aileden, sosyal çevreden ve okuldan başlamalı bazı şeyler. Saygıyı, nezaketi, empati duygusunu önemsemeyen ve öyle yetişen bireylerin olduğu bir toplumda ne yazık ki “kurallar” pek de etkili olamıyor. Dileyelim ki, günümüz aileleri ve okullar saygıyı ve nezaketi kişiliğinin vazgeçilmez bir parçası kabul eden ve empati duygusu gelişmiş bireyler yetiştirsinler. Trafikte ve hayatın diğer alanlarında standartlara ulaşabilmek ancak bu şekilde mümkün olabilir.  
Ekleme Tarihi: 10 Kasım 2025 -Pazartesi

SİLİFKE’NİN TRAFİK KÜLTÜRÜ

SİLİFKE’NİN TRAFİK KÜLTÜRÜ

Trafik uyarı levhalarını önemsemeyen bir toplumuz. Son günlerde Silifke trafiğinde bazı sürücülerce sebep olunan karışıklık bu kanaatimizi güçlendiriyor.

Malumunuz, Silifke’de şehir içi trafiğinde son aylarda bazı yeni düzenlemeler yapıldı. Örneğin Menderes Caddesi (kuyumcular ile bir kısım banka şubelerinin olduğu cadde) gibi yoğun caddelerde “tek yön” uygulamasına geçildi. Bize göre geç kalınan ve çoktandır atılması gereken olumlu adımlar bunlar. Dileriz devamı gelir ve artık son yıllarda tam anlamıyla “keşmekeş” yaşanan Silifke trafiği önemli ölçüde rahatlar.

Ancak gözlemlediğimiz kadarıyla bazı sürücüler trafikte “alışkanlıkları doğrultusunda” hareket etmekte ısrar ediyorlar. Yeterli trafik uyarı levhaları olmasına rağmen bazı sürücüler “girilmez” denilen cadde ve sokaklara ters yönden girmeye “eski sistem” devam ediyorlar. Bu levhaları umursayan kim? Geçenlerde trafik polisleri ters yönden gelen araçların fotoğraflarını çektikten sonra araçları durdurup cezai işlem uyguluyorlardı. Çoğu sürücü tepki gösterdi; caddede tek yön uygulamasına geçildiğini bilmediklerini, uyarı levhalarını da görmediklerini dile getirdiler. Öyle zannediyorum ki, bir nevi “kör göze parmak” durumu gerekiyor bazı sürücüler için.

İnönü Caddesi ile Menderes Caddesinin kesiştiği yerde (Belediyenin eski hizmet binasının olduğu köşede) uyarı levhalarına rağmen sağa dönüş yasağına aldırmayan sürücüler için geçişe engel olmak amacıyla geçenlerde üçgen bir refüj yaptı görevliler. Ona rağmen geçen cuma günü bir sürücünün o üçgenin sivri kısmından sağa dönüş yapmaya çalıştığına ve “girilmez” denilen caddeye ters yönden girmeye çalıştığına hayretle şahit oldum.

Bu öyle bir umursamazlıktır ki hepimizin bilmesi gereken ve uymakla yükümlü olduğumuz “genel trafik kuralları” bile yok sayılabiliyor maalesef: Örneğin Silifke’de “park yapılamaz” levhasının bulunduğu yerlere araçlar sanki özellikle park ediliyor, engelli araçları için ayrılan özel alanlara normal araçların park etmesi yasakken bu yasağın göz ardı edildiği de oluyor. Yayaların kullanımında olması gereken kaldırımların tam üstüne araçların park edildiğini de görüyoruz zaman zaman.  Yaya geçidine adımını attığı anda yayalara yol vermesi gerekirken “Yol benim,” deyip tam gaz devam eden araç sürücülerine de rastlıyoruz. Kimi zaman duyarlı bir araç sürücüsü yaya geçidinde durduğunda arkadaki araçların kornalara basarak onu taciz ettiğine de şahit oluyoruz.

Bir keresinde, Silifke trafiğinde seyir halinde iken şeridim üzerindeki bir aracın dörtlü ışıkları yanar vaziyette durduğunu gördüm. Belli ki sürücüsü yol üstündeki bir dükkandan bir şey almak için “iki dakikalığına” yolun ortasına park etmekte bir sakınca görmemişti aracını. Ve benim yoluma devam edebilmem için karşı şeride geçmem ve oradan ilerlemem gerekiyordu. “Bu ne rahatlık,” diye tepki göstermiştim haliyle. Yanımdaki arkadaşım, “Unutma, Türkiye’de dörtlülerini yakıp aracını durdurduğun yer -her neresi olursa olsun- senin park yerindir.” demişti. Arkadaşımın bu sosyolojik tespitine üzülerek hak vermek zorunda kalmıştım.

Bizim toplumda kurallara riayet etmek meselesi baştan beri sorunlu bir alan. Kendini trafik kurallarının üstünde gören sürücü alışkanlıklarına sahip bir ülkeyiz. Bu durum elbette ki bir “kültür meselesi”. Ve bu da -öyle anlaşılıyor ki- sonradan edinilebilen bir şey değil. Belki çok eskilerden, aileden, sosyal çevreden ve okuldan başlamalı bazı şeyler. Saygıyı, nezaketi, empati duygusunu önemsemeyen ve öyle yetişen bireylerin olduğu bir toplumda ne yazık ki “kurallar” pek de etkili olamıyor. Dileyelim ki, günümüz aileleri ve okullar saygıyı ve nezaketi kişiliğinin vazgeçilmez bir parçası kabul eden ve empati duygusu gelişmiş bireyler yetiştirsinler. Trafikte ve hayatın diğer alanlarında standartlara ulaşabilmek ancak bu şekilde mümkün olabilir.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (4)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Alpyaren KARAMAN
(10.11.2025 14:02 - #2826)
Silifke'nin son zamanlarda en önemli üç konusundan biri olduğunu düşünmekteyim. Hatta dört yol ışıklarında ışık varken sabahları trafik polisi oluyor. Işıklar yanmayınca ise polisler ya da uyarı levhaları görmek mümkün değildir. Ancak motorsiklet sürücüleri için her yerde. Sanırım sadece onlara odaklanılacak bir algı var. İnsanların alışkanlıkları ve kuralları burada da göze çarpmaktadır. Umarım yabancı sürücüler için kaza riski yaşatmazlar.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
HUŞADER
(10.11.2025 16:06 - #2828)
Yaya yolundan geçerken bile korkarak geçiyoruz, trafikte herkesin bir acelesi var...Orta köprü iş çıkışı kilitleniyor... Işıklar da polis beklmese hergin bir kaza olacak gibi....Korku ile veya ceza keserek bu kuralsizliklar çözülmez gibi....Bu konuda eğitim şart...
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Evini sadece Rus’lara kiraya veren Silifke sevdalısı Silifkeli
(10.11.2025 18:50 - #2829)
Sayın avukatım, Trafik bir kültür işidir. Trafik kültürünün olmadığı yerde disiplin gelir ki kültür yerleşsin. Bu kültürden bihaber oluşumdan olsa gerek, Almanya’da sabahın 6’sında bomboş sokakta kırmızı ışık bekleyen yayayı gördüğümde kendimi uzayda hissetmiştim. Canım memleketime dönünce rahatladım.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
celal necati ÜÇYILDIZ
(11.11.2025 09:07 - #2831)
özellikle motosikletler kurallara uymuyor. geçtiğimiz günlerde bir motosikletli kadını kaybettik. 5 yıl önce ukom a dilekçe yazdım. menderes caddesi tek yol olsun. yanıt geldi. trafik kontrolleri yapılıyor. geç te olsa karar çıktı. trafik kurallarına uymak bir uygarlık simgesi. demek ki daha çok ekmek yemek lazım.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
https://jazziraes.com/ https://bramblesva.com/ https://seattledogresort.com/ https://bestlifecoachcollective.com/