Çorap Söküğü   Canlılar vardır, cansızlar vardır bir de Türkler! Fatih Sultan Mehmet, bir sohbet sırasında hocası Akşemseddin’e sormuş: - Hocam insan açlığa ne kadar dayanabilir? Akşemseddin yanıt vermiş: - Ölünceye kadar! Bu hikâyeciği niye mi naklettim? Şundan: Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından hazırlanan “Dünya Gıda Güvenliği” raporuna göre: - Yaklaşık 733 milyon insan, yani dünya genelinde 11 kişiden biri ve Afrika'da her beş kişiden biri açlıkla mücadele ediyor. - 3,1 milyar insan sağlıklı beslenemiyor. - Dünyada her on saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor. - Her gün 840 milyon insan yatağa aç giriyor. Bu, madalyonun bir yüzü. * Madalyonun diğer yüzünde diyor ki: İsveç merkezli, Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) “Küresel Askeri Harcamalar” raporuna göre, Birleşmiş Milletler üyesi ülkeler 2024 yılında küresel çapta silahlanmaya 2,7 trilyon ABD doları harcadı. Gelgelelim tamamen gönüllü bağışlarla finanse edilen Dünya Gıda Programı (WFP)’nın 2024 yılında topladığı bağış miktarı ise 8,3 milyar ABD dolarıyla sınırlı kaldı.   * Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün raporlarını niye mi naklettim? Şundan: TÜİK verilerini okuduğumda ve açık kaynaklara göz gezdirdiğimde acının bıçağı yüreğimi oydu. Şimdi sıkı durun! TÜİK verileri ve açık kaynaklara göre, ülkemizde her gün 12 milyon adet, yılda 4 milyar 380 milyon adet ekmek çöpe gidiyor. Hatırlamanın tam da sırası. Eski Dışişleri Bakanı Prof. Turan Güneş demiş ki: - Dünyada canlılar vardır, cansızlar vardır bir de Türkler vardır! Ben artık ne diyeyim?   * Bitirirken… Eski Roma’da kâhinler, toprağa diklemesine bir çizgi çizer, çizginin iki yanına darı serpip güvercinin hangi yana konduğuna bakarmış. Güvercin çizginin sağına konmuşsa iyi haber demekmiş. Güvercin çizginin soluna konmuşsa hayra alamet sayılmazmış. Her gece 840 milyon insanın aç uyuduğu yalan dünyada, Roma kâhinleri Türklerin her yıl 4 milyar 380 milyon adet ekmeği çöpe atacaklarını öngörseydi, sanırım dikey çizgiye bir de yatay çizgi eklerdi: - Bu kadarına da pes!