Lerzan ÖZGENÇ
Köşe Yazarı
Lerzan ÖZGENÇ
 

TÜRKİYEMİN GİDİŞATI

TÜRKİYEMİN GİDİŞATI Para… Kimi zaman kurşundan keskin, kimi zaman ordudan gürültülü, kimi zaman ise görünmez bir işgal kadar sessiz ve sinsidir. Bu topraklarda savaşlar bazen silahla kaybedilmedi. Bazen yenilgi ne tankla geldi, ne tüfekle… Tarih, bazen hiç patlamayan bir merminin bile koskoca devletleri dize getirdiğini yazar satır aralarında. Son dönemde yaşadığımız ekonomik fırtınalar bize şunu tekrar hatırlattı: Savaşın yeni cephesi artık ekonomi, mühimmatın adı ise paradır. Dost görünenlerin gülüşü, bazen düşmanın kurşunundan daha yırtıcı olur. Küresel oyun kurucuların İstanbul’a dair hayalleri elbette sır değildir. Çünkü İstanbul sadece bir şehir değil; bir hatıra, bir sembol, bir hazine, bir tarihin omurgasıdır. Onu elde etmek için fetih değil, sabır ve para gerekir sanırlar ama bilmezler ki İstanbul parayla değil, imanla, akılla, emekle korunur. Bu ülkede terörün gölgesi yıllarca uzadı. PKK ne silahın kudretiyle büyüdü ne de belli bir ırkın gücüyle. Onları diri tutan şey finansmandı. Kirli para, karanlık ticaret, gayrimeşru kazanç… Ve bugün çıkıp bunu meşrulaştırmaya çalışan milliyetçi görünümlü yüzlerin varlığı, insanın yüreğini daha da acıtıyor. Demek ki kurşun bazen DOST vurur, bazende para olur, vicdanı delip geçer. Öyleyse geriye bir soru kalıyor: Biz ne yapacağız? Cevabı basit ama zordur: ✔ Üreteceğiz. ✔ Teknolojiye yürüyeceğiz. ✔ Bilime, yazılıma, yapay zekâya sarılacağız. ✔ Çiftçisiyle, sanayisiyle, mühendisiyle büyüyeceğiz. ✔ Cari açığı kapatıp ihracat bayrağı dalgalandıracağız. Çünkü ekonomik bağımsızlık, vatanın görünmez sınırıdır. Para gücümüz değilse sözümüz eksilir, sözümüz eksilirse gölgemiz kısalır. Oysa bu millet bayrağı yükseltmeyi iyi bilir. Yeter ki çalışsın, yeter ki istesin. Bugün bizi çökertmek isteyenler var diye kaygıya kapılmak yerine, daha çok üretmek, daha çok öğrenmek, daha çok inşa etmek zorundayız. Para sadece zenginlik değil; bağımsızlığın çimentosudur. Biz o çimentoyu üretmezsek bir gün başkası duvar örer, biz seyirci kalırız. Ve ben bu ülkenin çocuklarına güveniyorum. Bir gün bu topraklardan öyle fikirler, öyle projeler doğacak ki; kimse Türkiye’yi parayla, krizle, algıyla dize getiremeyecek. Tanrı bu güzel vatana zeval vermesin. Yükselelim, büyüyelim, üretelim. Çünkü Türkiye güçlü olursa dünya nefes alır. Türkiye düşerse yalnız biz değil, umutlarla dünyanın düzeni de değişir.  
Ekleme Tarihi: 02 Aralık 2025 -Salı

TÜRKİYEMİN GİDİŞATI

TÜRKİYEMİN GİDİŞATI

Para…

Kimi zaman kurşundan keskin, kimi zaman ordudan gürültülü, kimi zaman ise görünmez bir işgal kadar sessiz ve sinsidir.

Bu topraklarda savaşlar bazen silahla kaybedilmedi. Bazen yenilgi ne tankla geldi, ne tüfekle… Tarih, bazen hiç patlamayan bir merminin bile koskoca devletleri dize getirdiğini yazar satır aralarında. Son dönemde yaşadığımız ekonomik fırtınalar bize şunu tekrar hatırlattı: Savaşın yeni cephesi artık ekonomi, mühimmatın adı ise paradır.

Dost görünenlerin gülüşü, bazen düşmanın kurşunundan daha yırtıcı olur.

Küresel oyun kurucuların İstanbul’a dair hayalleri elbette sır değildir. Çünkü İstanbul sadece bir şehir değil; bir hatıra, bir sembol, bir hazine, bir tarihin omurgasıdır. Onu elde etmek için fetih değil, sabır ve para gerekir sanırlar ama bilmezler ki İstanbul parayla değil, imanla, akılla, emekle korunur.

Bu ülkede terörün gölgesi yıllarca uzadı. PKK ne silahın kudretiyle büyüdü ne de belli bir ırkın gücüyle. Onları diri tutan şey finansmandı. Kirli para, karanlık ticaret, gayrimeşru kazanç… Ve bugün çıkıp bunu meşrulaştırmaya çalışan milliyetçi görünümlü yüzlerin varlığı, insanın yüreğini daha da acıtıyor. Demek ki kurşun bazen DOST vurur, bazende para olur, vicdanı delip geçer.

Öyleyse geriye bir soru kalıyor:

Biz ne yapacağız?

Cevabı basit ama zordur:

✔ Üreteceğiz.

✔ Teknolojiye yürüyeceğiz.

✔ Bilime, yazılıma, yapay zekâya sarılacağız.

✔ Çiftçisiyle, sanayisiyle, mühendisiyle büyüyeceğiz.

✔ Cari açığı kapatıp ihracat bayrağı dalgalandıracağız.

Çünkü ekonomik bağımsızlık, vatanın görünmez sınırıdır.

Para gücümüz değilse sözümüz eksilir, sözümüz eksilirse gölgemiz kısalır.

Oysa bu millet bayrağı yükseltmeyi iyi bilir. Yeter ki çalışsın, yeter ki istesin.

Bugün bizi çökertmek isteyenler var diye kaygıya kapılmak yerine, daha çok üretmek, daha çok öğrenmek, daha çok inşa etmek zorundayız. Para sadece zenginlik değil; bağımsızlığın çimentosudur. Biz o çimentoyu üretmezsek bir gün başkası duvar örer, biz seyirci kalırız.

Ve ben bu ülkenin çocuklarına güveniyorum.

Bir gün bu topraklardan öyle fikirler, öyle projeler doğacak ki; kimse Türkiye’yi parayla, krizle, algıyla dize getiremeyecek.

Tanrı bu güzel vatana zeval vermesin.

Yükselelim, büyüyelim, üretelim.

Çünkü Türkiye güçlü olursa dünya nefes alır.

Türkiye düşerse yalnız biz değil, umutlarla dünyanın düzeni de değişir.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (5)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Rıfat Yörük
(02.12.2025 13:25 - #2902)
Gidişat kötü olsa da geleceğe ve gençlere olan umudumuz hiç tükenmeyecek. Kaleminize sağlık.
Lerzan Özgenç Kesinlikle katılıyorum amacımızds bu teşekkürler ..
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Hasan yıldız
(02.12.2025 13:37 - #2904)
Ülkenin gidişatı hiç iyi değil ama hem umudumuz var
Lerzan Özgenç Evet atamızın ışığında çözümler bulacağız umutluyuz.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Tugay
(02.12.2025 13:44 - #2905)
Çok güzel yazmışsınız Hocam Kaleminize sağlık..
Lerzan Özgenç Teşekkürler sağolasın..
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Tevfik Ovacık
(02.12.2025 16:11 - #2906)
Mahalleden şehirlere, ülkemizin derin aklını hareket geçirmeliyiz
Lerzan Özgenç Amacımızda bu hep birlikte halkımızı aydınlatmak zorundayız.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Selçuk Nacar
(02.12.2025 20:25 - #2912)
Ülkemiz düşmanlarının ve yerli işbirlikçilerinin ülkemizi 1946 dan itibaren her alanda bağımsızlığımıza saldırarak bu günlere getirdiler. Düşmanın en büyük silahı halkın psikolosjini karamsarlik ve bizden hicbisey olmaz algısıyla tamamen çıkmaza sokmak istiyor . Düşmanın ve isbirlikcilerinin karamsarligina karsi biz Atatürk gibi devrimci düşüncenin anlayisinda direnerek,,mücadele ederek ve mutlaka kazanacagiz. En büyük silahimizda gelecek güzel gunlere olan inancımız ve umudumuz olacak.
Lerzan Özgenç Değerli öğrencim kesinlikle inancımızı umudumuzu yitirmek yok..
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
https://jazziraes.com/ https://bramblesva.com/ https://seattledogresort.com/ https://bestlifecoachcollective.com/