“EVLERİNİN ÖNÜ” TAKINTISI SERGİLERE İLHAM VERDİ

Dünya 24.07.2025 - 13:19, Güncelleme: 24.07.2025 - 13:19 6642+ kez okundu.
 

“EVLERİNİN ÖNÜ” TAKINTISI SERGİLERE İLHAM VERDİ

İlgi ve zevkle okuyacağınız bir Mizahî haber. Yapay zeka ile yapılmış görsellerle birlikte ilgi ile okuyacağınızı düşünüyoruz.
“EVLERİNİN ÖNÜ” TAKINTISI SERGİLERE İLHAM VERDİ Mizahî Haber: Rıfat Yörük Muhabirimiz Dilek Boyalıdirek evinin önünden bildiriyor.             Yüzlerce türkümüzde yer alan “Evlerinin Önü” kalıbı ve takıntısı sergilere ilham verdi. Bu bağlamda halk ozanlarımızın türkülerinde dile getirdikleri, sevdiklerinin evlerinin önünde bulunan ürünlerden bir sergi açıldı. Silifke’nin postmodern manavlarından Durmuş Ali Modernist’in dükkânının önünde açtığı sergide, “Evlerinin Önü …” ile başlayan yüzlerce türkümüzde adı geçen maddelerden ele avuca sığabilenler teşhir edildi.             Kendisinin çok iyi bir türkü dinleyicisi olduğunu ancak sıra “Evlerinin Önü”lü türkülere geldiğinde kafasının çok karıştığını belirten Modernist “bu ürünlerin isimlerini karıştırmamak için liste tuttumsa da baş edemedim. ‘En iyisi tek tek bulup manavımın önünde sergileyeyim ve tezgâhımın daha çok ilgi görmesini sağlayayım’ diye düşündüm. Dikkatinizi çekerim, bu manav sergisi değil sanat sergisi.” dedi.             Açılışı Evin Yonca yaptı Tanınmış manav, “Evlerinin Önü Yonca” isimli Kerkük türküsü eşliğinde sergilenen ürünler arasında yer alan sebze ve meyvelerde yüzde yirmi indirim yaptığını da kaşla göz arasında sözlerine ekledi.             Açılışını Silifke’nin mahallî Türk Halk Müziği Sanatçısı ‘Evin Mersin’in yaptığı ve müzik araştırmacılarını mutlaka gezmeye davet ettiği zerzevat ve hırdavat sergisi yaz sıcağına rağmen büyük ilgi görüyor. Adları türkülerde geçip sergilenmeye değer bulunan o ürünlerin isimleri ise şunlar; Sebze, meyve ve tahıllar:             Yonca, bakla, mersin, marul, nane, maydanoz, ak dut, kara üzüm, darı, iğde, susam, ardıç, zeytin, zerdali dalı.             Alet ve edevatlar; Boyalı direk, bulgur sokusu, bulgur kazanı, kahve dibeği, şimşir, çıra budağı, mermer, tahta daraba               O Takıntı Takılaştı             Öte yandan manavdaki serginin açılışında kendisine aniden ilham gelen takı tasarımcısı Taki Takıntı da söz konusu “takıntılı” ürünlerden takılar tasarlayarak sergilemeye ve satışa sunmaya karar verdi.             Takıntı, sergiyi bir defileyle birlikte sonbaharda açmayı plânladığını ve satışlardan elde edilecek geliri, yeğeninin Barlar Sokağı’nda açacağı Tımbıllı Türkü Kafe’ye Türk Halk Müziğine destek amacıyla sermaye olarak bağışlayacağını gururla anlattı.               İngiliz Arkeolog da Devrede             Hızlı gelişmeler bununla da kalmadı değerli okuyucular… Çok beğendiği için yıllar önce ilçemize yerleşen ünlü İngiliz arkeolog Likya Kilikya da devreye girerek kendi tezine dayanak sağladı. Yıllardır Türklerin göçebe değil şehirli, yerleşik bir toplum olduklarını savunan Kilikya, muhabirimize şu açıklamada bulundu: “Bu türkülerde sürekli çadırlardan değil de evlerin önlerinden bahsedilmesi, Türklerin aslında yerleşik düzene geçmiş şehirli bir halk olduğunun ispatıdır. Bana bu ilhamı veren, müşterisi olduğum değerli manavımız Durmuş Ali Beye tezime dayanak sağladığı için şükranlarımı sunuyor ve en kısa zamanda sergilediği bulgur sokusu ile kazanını satın alarak evimdeki şark köşesine koyacağımı kendisine iletiyorum.” Not: Bu görseller yapay zekâ tarafından üretilmiştir.  
İlgi ve zevkle okuyacağınız bir Mizahî haber. Yapay zeka ile yapılmış görsellerle birlikte ilgi ile okuyacağınızı düşünüyoruz.

“EVLERİNİN ÖNÜ” TAKINTISI SERGİLERE İLHAM VERDİ

Mizahî Haber: Rıfat Yörük

Muhabirimiz Dilek Boyalıdirek evinin önünden bildiriyor.

            Yüzlerce türkümüzde yer alan “Evlerinin Önü” kalıbı ve takıntısı sergilere ilham verdi. Bu bağlamda halk ozanlarımızın türkülerinde dile getirdikleri, sevdiklerinin evlerinin önünde bulunan ürünlerden bir sergi açıldı.

Silifke’nin postmodern manavlarından Durmuş Ali Modernist’in dükkânının önünde açtığı sergide, “Evlerinin Önü …” ile başlayan yüzlerce türkümüzde adı geçen maddelerden ele avuca sığabilenler teşhir edildi.

            Kendisinin çok iyi bir türkü dinleyicisi olduğunu ancak sıra “Evlerinin Önü”lü türkülere geldiğinde kafasının çok karıştığını belirten Modernist “bu ürünlerin isimlerini karıştırmamak için liste tuttumsa da baş edemedim. ‘En iyisi tek tek bulup manavımın önünde sergileyeyim ve tezgâhımın daha çok ilgi görmesini sağlayayım’ diye düşündüm. Dikkatinizi çekerim, bu manav sergisi değil sanat sergisi.” dedi.

            Açılışı Evin Yonca yaptı

Tanınmış manav, “Evlerinin Önü Yonca” isimli Kerkük türküsü eşliğinde sergilenen ürünler arasında yer alan sebze ve meyvelerde yüzde yirmi indirim yaptığını da kaşla göz arasında sözlerine ekledi.

            Açılışını Silifke’nin mahallî Türk Halk Müziği Sanatçısı ‘Evin Mersin’in yaptığı ve müzik araştırmacılarını mutlaka gezmeye davet ettiği zerzevat ve hırdavat sergisi yaz sıcağına rağmen büyük ilgi görüyor.

Adları türkülerde geçip sergilenmeye değer bulunan o ürünlerin isimleri ise şunlar;

Sebze, meyve ve tahıllar:

            Yonca, bakla, mersin, marul, nane, maydanoz, ak dut, kara üzüm, darı, iğde, susam, ardıç, zeytin, zerdali dalı.

            Alet ve edevatlar;

Boyalı direk, bulgur sokusu, bulgur kazanı, kahve dibeği, şimşir, çıra budağı, mermer, tahta daraba

 

            O Takıntı Takılaştı

            Öte yandan manavdaki serginin açılışında kendisine aniden ilham gelen takı tasarımcısı Taki Takıntı da söz konusu “takıntılı” ürünlerden takılar tasarlayarak sergilemeye ve satışa sunmaya karar verdi.

            Takıntı, sergiyi bir defileyle birlikte sonbaharda açmayı plânladığını ve satışlardan elde edilecek geliri, yeğeninin Barlar Sokağı’nda açacağı Tımbıllı Türkü Kafe’ye Türk Halk Müziğine destek amacıyla sermaye olarak bağışlayacağını gururla anlattı.

 

            İngiliz Arkeolog da Devrede

            Hızlı gelişmeler bununla da kalmadı değerli okuyucular… Çok beğendiği için yıllar önce ilçemize yerleşen ünlü İngiliz arkeolog Likya Kilikya da devreye girerek kendi tezine dayanak sağladı. Yıllardır Türklerin göçebe değil şehirli, yerleşik bir toplum olduklarını savunan Kilikya, muhabirimize şu açıklamada bulundu:

“Bu türkülerde sürekli çadırlardan değil de evlerin önlerinden bahsedilmesi, Türklerin aslında yerleşik düzene geçmiş şehirli bir halk olduğunun ispatıdır. Bana bu ilhamı veren, müşterisi olduğum değerli manavımız Durmuş Ali Beye tezime dayanak sağladığı için şükranlarımı sunuyor ve en kısa zamanda sergilediği bulgur sokusu ile kazanını satın alarak evimdeki şark köşesine koyacağımı kendisine iletiyorum.”

Not: Bu görseller yapay zekâ tarafından üretilmiştir.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
https://jazziraes.com/ https://bramblesva.com/ https://seattledogresort.com/ https://bestlifecoachcollective.com/