YORU-YORUM   Siyaset seçimler yaklaştıkça hareketlenmeye başladı. Aslında hareketlenme demek biraz “farzı misal” genel başkanlar gardlarını alıyor dersek yalan olmaz. Cumhur ittifakında her şey süt liman gözüküyor. “Aday belli karar net” mitinglerine bindirilmiş kıtalar halinde uygun adım gidiyorlar. Hareketlenme ya da tartışma millet ittifakında. Kılıçdaroğlu elinde yalın kılıç Türkiye sınırlarını aşıp “dostlarına” gövde gösterisi yaparken “yumurtanın üzerine başkaları çöküyor”. İlginç gelişmeler. Masadan “Farzı misal aday olsun bakarız” sesleri çıkıyor. Seçimler mayıs veya nisan ayına alınacak bu artık ayan beyan ortada. Millet ittifakında altılı masa olarak herkes birbirini yokluyor. Kılıçdaroğlu yalın kılıç ortalarda, büyük afişli panolarda haklı olarak en büyük benim ve benim partim olduğu için ben adayım ya da adayı ben belirlerim yaklaşımında.  Akşener ninemiz ise gençlere masallar anlatıyor. Ama yarın bir gün önemli bir siyasi deprem olur, Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş partilerinden istifa edip ninelerinin partilerine geçerse ne olur? Bu cümlenin altını çizin! Ayar vermeye ayarlı üst akıl destekledikleri dostlarını seçtirmek için olmadık Bizans oyunlarının peşinde. Bunun hangi turda olacağının önemi ikinci planda kalabiliyor. Çoklu adayla gidip seçimin ikinci tura kalmasını ancak ikinci turda en çok oy alan ismin Kılıçdaroğlu haricinde birisinin kazanması üzerine oynuyorlar. Parti tabanlarına nasıl olsa “koyun sürüsü” diye bakıyorlar. Birkaç kurmaca manşet ve algı operasyonu. Tıpkı Aczimendi şeyhi Müslüm Gündüz ve Ali Kalkancı-Fadime Şahin olayları gibi. “Dostların” kontrolünde olan raydan çıkmış cemaatlerde değirmene su taşımaktan geri dururlar mı? Bu sıralar bol malzeme vermeye devam ediyorlar. Ekonomide ister istemez vatandaşı yormakta. Şimdi yeniden bir zam furyası başlayacak. Bakalım altta kim kalacak. Milletin feraseti, sağduyusu Ankara’da dönen siyasi dolapları tersine çevirmiştir. Bunun örnekleri vardır, bundan sonra da olacaktır. Bizde; işte, akıntıya kürek çekip yoru-yorum hayalleri yapıyoruz. Vatandaş değil miyiz bizim neyimiz eksik. Hayal kurmakta yasak değil ya!..