Yüksel BÜTÜN
Köşe Yazarı
Yüksel BÜTÜN
 

BÜYÜK TAARRUZ…

BÜYÜK TAARRUZ…                 “Mustafa Kemal’in bayrağı altında toplanan askerlerin bir garip görünüşü vardı. Savaştan yeni çıkmış bir ülkenin insanıydılar. Üstleri başları dökülüyordu. Fakat en çetin askerlerin bile dayanması güç olan şartlar içinde, yeni bir savaşın müthiş hayatına severek ve isteyerek koşmuşlardı.”                                                                                                                                                                       A. J. Tonybee                 Büyük Taarruzun (26 Ağustos 1922) 99. Yılını yaşıyoruz. 30 Ağustos 1922 sabahı saat: 05.30’da başlayan topçu atışları ile birlikte Yunan ordusu dağılmaya başladı. 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar (Aslıhan-Çal-İşören) bizzat Gazi Paşanın yönettiği “Başkomutanlık Meydan Muharebesi” sonrasında, Yunan ordusunun kılıç artıkları İzmir’e doğru kaçıyordu. Emperyalist uşağı düşman ordusu kaçış yolu üzerinde yakıp, yıkmadığı kent, kasaba ve köy bırakmadı. Türk kadın ve kızlarının ailelerinin önünde ırzına geçtiler. 31 Ağustos’ta Gazi Mustafa Kemal Paşa, savaş alanını Kızıltaş deresini gezdi. Bu sırada bir Yunan bayrağını yerden kaldırdı. Gazi Mustafa Kemal’in yanında bulunan Ruşen Eşref Ünaydın, gördüklerini şöyle anlatıyor. “Kalkmaya hazırlanmış kamyonlar… Elleri frenlerin başında duran şoförler… O kamyonların içlerinde sedyelere uzanmış yatan yaralılar… Katır cesetlerinin sırtlarında yüklü kalmış bavullar, hafif tüten seyyar mutfaklar. Yapraklar, yapraklar halinde uçuşan mektuplar… Ve tüten hafif dumanlarla birlikte bunaltıcı sıcaklıktaki havayı gittikçe ciğere alamaz bir ağırlıkta kaplayan yekpare bir leş kokusu!”  Savaş meydanındaki ölü ve yaralıları gören Gazi Mustafa Kemal Paşa, “Ah zavallıcıklar! Sizlere kim söyledi buralara geliniz diye? Kim söyledi Anadolu alınırmış diye? Varın kanınıza girenlere sorun! Ben yurdumuzu, haysiyetimizi ve istiklalimizi korudum, vazifemi yaptım.” Ağır kayıplara uğrayan Yunan ordusu, geride toplanmaya başlayabilir. 8-10 tümenlik bir güçle yeni taksimatlarda mevzilenebilirdi. İşte bu nedenle, kaçan düşmanı kovalamak için, Gazi Paşa tarihi kısa nutkunu verdi. 1 Eylül 1922 tarihli komutta “Ordular ilk hedefiniz Akdenizdir, ileri!” Bu komutu alan Türk Ordusu bir sel gibi akarak 450 Km’lik bir takiple Yunan ordusunun arkasına düştü. Kaçan düşmanı 9 Eylül 1922’ye kadar kovaladı. 9 Eylül’de ordumuz Kordon’daydı. Yüzbaşı Şerafettin ve arkadaşları Konaktaki Vilayet Konağı’na Türk Bayrağını çekti. 12 Eylül 1922’de Gazi Mustafa Kemal Paşa İzmir’den “Millet’e Beyanname” adıyla bir bildiri yayımladı. “Ordularımız 9 Eylül 1922 akşamı Bursa’mızı muzafferen kurtardılar. Akdeniz askerlerimizin zafer teraneleriyle dalgalanıyor. Asya İmparatorluğuna yeltenen küstah bir düşmanın muharebe meydanlarına gelmek cesaretinde bulunan ordu komutanları ile kumanda heyetleri günlerden beri TBMM Hükümetinin harp esiri bulunuyorlar.”  30 Ağustos 1922 utkusunun 99. Yılında TBMM Orduları Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya, O’nun çok değerli komutanlarına, kahraman Mehmetçiklere, şehit ve gazilerimizi rahmet ve saygı ile anıyoruz. Büyük Taarruzun 99. Yılı Türk Ulusu ve Türk Silahlı Kuvvetlerine kutlu olsun.   Kaynak:   1. Hafıza-Yakın Tarihin Kitabı - Sinan Meydan              2. Çöküş ve Doğuş - Atatürk Devrimi - Sayfa: 402 Fethi Karaduman              3. Türk’ün Ateşle İmtihanı - H. Edip Adıvar
Ekleme Tarihi: 27 Ağustos 2021 - Cuma

BÜYÜK TAARRUZ…

BÜYÜK TAARRUZ…

                “Mustafa Kemal’in bayrağı altında toplanan askerlerin bir garip görünüşü vardı. Savaştan yeni çıkmış bir ülkenin insanıydılar. Üstleri başları dökülüyordu. Fakat en çetin askerlerin bile dayanması güç olan şartlar içinde, yeni bir savaşın müthiş hayatına severek ve isteyerek koşmuşlardı.”

                                                                                                                                                                      A. J. Tonybee

                Büyük Taarruzun (26 Ağustos 1922) 99. Yılını yaşıyoruz. 30 Ağustos 1922 sabahı saat: 05.30’da başlayan topçu atışları ile birlikte Yunan ordusu dağılmaya başladı. 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar (Aslıhan-Çal-İşören) bizzat Gazi Paşanın yönettiği “Başkomutanlık Meydan Muharebesi” sonrasında, Yunan ordusunun kılıç artıkları İzmir’e doğru kaçıyordu. Emperyalist uşağı düşman ordusu kaçış yolu üzerinde yakıp, yıkmadığı kent, kasaba ve köy bırakmadı. Türk kadın ve kızlarının ailelerinin önünde ırzına geçtiler. 31 Ağustos’ta Gazi Mustafa Kemal Paşa, savaş alanını Kızıltaş deresini gezdi. Bu sırada bir Yunan bayrağını yerden kaldırdı. Gazi Mustafa Kemal’in yanında bulunan Ruşen Eşref Ünaydın, gördüklerini şöyle anlatıyor. “Kalkmaya hazırlanmış kamyonlar… Elleri frenlerin başında duran şoförler… O kamyonların içlerinde sedyelere uzanmış yatan yaralılar… Katır cesetlerinin sırtlarında yüklü kalmış bavullar, hafif tüten seyyar mutfaklar. Yapraklar, yapraklar halinde uçuşan mektuplar… Ve tüten hafif dumanlarla birlikte bunaltıcı sıcaklıktaki havayı gittikçe ciğere alamaz bir ağırlıkta kaplayan yekpare bir leş kokusu!”  Savaş meydanındaki ölü ve yaralıları gören Gazi Mustafa Kemal Paşa, “Ah zavallıcıklar! Sizlere kim söyledi buralara geliniz diye? Kim söyledi Anadolu alınırmış diye? Varın kanınıza girenlere sorun! Ben yurdumuzu, haysiyetimizi ve istiklalimizi korudum, vazifemi yaptım.” Ağır kayıplara uğrayan Yunan ordusu, geride toplanmaya başlayabilir. 8-10 tümenlik bir güçle yeni taksimatlarda mevzilenebilirdi. İşte bu nedenle, kaçan düşmanı kovalamak için, Gazi Paşa tarihi kısa nutkunu verdi. 1 Eylül 1922 tarihli komutta “Ordular ilk hedefiniz Akdenizdir, ileri!” Bu komutu alan Türk Ordusu bir sel gibi akarak 450 Km’lik bir takiple Yunan ordusunun arkasına düştü. Kaçan düşmanı 9 Eylül 1922’ye kadar kovaladı. 9 Eylül’de ordumuz Kordon’daydı. Yüzbaşı Şerafettin ve arkadaşları Konaktaki Vilayet Konağı’na Türk Bayrağını çekti. 12 Eylül 1922’de Gazi Mustafa Kemal Paşa İzmir’den “Millet’e Beyanname” adıyla bir bildiri yayımladı. “Ordularımız 9 Eylül 1922 akşamı Bursa’mızı muzafferen kurtardılar. Akdeniz askerlerimizin zafer teraneleriyle dalgalanıyor. Asya İmparatorluğuna yeltenen küstah bir düşmanın muharebe meydanlarına gelmek cesaretinde bulunan ordu komutanları ile kumanda heyetleri günlerden beri TBMM Hükümetinin harp esiri bulunuyorlar.”  30 Ağustos 1922 utkusunun 99. Yılında TBMM Orduları Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya, O’nun çok değerli komutanlarına, kahraman Mehmetçiklere, şehit ve gazilerimizi rahmet ve saygı ile anıyoruz. Büyük Taarruzun 99. Yılı Türk Ulusu ve Türk Silahlı Kuvvetlerine kutlu olsun.

 

Kaynak:   1. Hafıza-Yakın Tarihin Kitabı - Sinan Meydan

             2. Çöküş ve Doğuş - Atatürk Devrimi - Sayfa: 402 Fethi Karaduman

             3. Türk’ün Ateşle İmtihanı - H. Edip Adıvar

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri deneme bonusu veren siteler youtube mp3