KILIÇDAROĞLU’nun KAYBEDECEĞİNİ ÖNCEDEN NASIL BİLMİŞTİM Seçimlerden çok önce bu sayfada” “CHP’nin YAPTIĞI YANLIŞ ve MUHARREM İNCE OLAYI” başlıklı yazımın başında,  “Ben açık konuşurum” demiş ve KILIÇDAROĞLU’nun SEÇİMLERİ KAYBEDECEĞİNİ NET BİR ŞEKİLDE YAZMIŞTIM. CHP’liler bana çok, ama çok kızmışlardı.  Ama dediğim çıktı; KILIÇDAROĞLU ve EKİBİ SEÇİMİ KAYBETTİ. Peki, ben FALCI”mıydım ki bu sonucu önceden bilebilmiştim? Şimdi yine açık konuşuyorum: Çünkü Kılıçdaroğlu zaten “KAZANAMAYACAK“ bir adaydı. Ve KAYBETTİ. FAKAT KAYBETTİĞİ HALDE İSTİFA DA ETMİYOR ve “Geçmişi temiz biri çıkarsa koltuğu bırakırım” diyor. Ama geçmişi temiz olmayan esas Kılıçdaroğlu’dur. Çünkü Kılıçdaroğlu 2010 yılında ABD’nin Fetocu polislerinin çektiği Baykal’ın seks kaseti tertibiyle özel olarak seçilip CHP’nin başına getirilmiş bir GÖREVLİDİR. Buna dair ABD Dışişleri Bakanlığı’nın resmi belgelerinin sızdırıldığı WİKİLEAKS belgelerinde ve CHP eski milletvekili ONUR ÖYMEN’in bizzat bana ve yazdığı kitabında ve TV’lerde anlattıkları ile belgelidir. Kılıçdaroğlu CHP’deki ilk BAŞARISIZLIK GÖREVİNİ CHP’nin başına getirildiği 2010 yılındaki 26 maddelik Referandumda yapmıştır. Çünkü Referandum öncesi anketlerde HAYIR oyları önde çıkarken sandıkta EVET oyu çıkması başarısızlığını yapmıştır. Sonra da bugüne kadar 13 yıldır girdiği her seçimi CHP’ye GÖREVİ gereği bilerek kaybettirmiştir. Örneğin: 03/03 2011 Seçimleri öncesi PKK ile Başbakanlığa bağlı MİT’in Oslo’da gizlice görüştüğü ortaya çıkmıştı. Yani Erdoğan fena yakalanmıştı. Fakat Erdoğan “Bunu söyleyenler namussuzdur alçaktır” gibi sözlerle inkar ediyordu. İşte Kılıçdaroğlu yine GÖREVİ gereği hemen “Biz görüşmelere karşı değiliz. GİZLİ görüşülmesine karşıyız” diyerek, Erdoğan’ı kurtarıvermişti. Kılıçdaroğlu “KÜRT SORUNU’nu YENİ ANAYASA yaparak MECLİSTE ÇÖZELİM” diyordu. Fakat YENİ ANAYASA yapmak başlıbaşına bir TUZAKTI. ÇÜNKÜ SUÇ ANAYASA’DA DEĞİLDİ. TUZAK İSE ANAYASA’nın DEĞİŞTİRİLEMEZ İLK 3 MADDESİNİN DEĞİŞİMİNİ GÜNDEME GETİRMEK DEMEKTİ. Kılıçdaroğlu 2014 de yine GÖREVİ gereği partinin hiçbir organına danışmadan ABD Elçisi Richardone ile tek başına görüşüp İslam İşbirliği Teşkilatı Başkanı EKMELEDDİN’i Cumhurbaşkanı adayı yapmıştı. 2017 deki Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçiş Referandumunda ise MÜHÜRSÜZ OYLARIN GEÇERLİ SAYILMASINA HİÇ İTİRAZ ETMEMİŞTİ. Halbuki o gece AB’nin AGİT Heyeti bu usulsüzlük hakkındaki raporunu 1 hafta içinde vereceğini bildirmişti. Ümit Özdağ da 200 kişiyle YSK önünde OTURMA DİRENİŞİ yapmaktaydı. Ankara ve İstanbul’da ilk defa HAYIR oyu önde çıkmıştı. Fakat Kılıçdaroğlu GÖREVİ gereği hiç direnmemiş üstelik de ertesi gün Erdoğan’a adeta “Bak ben senin mühürsüz oylarına hiç ses çıkarmadım. Gel beraberce YENİ ANAYASA YAPALIM” teklifini yapmıştı. Ama Erdoğan o meşhur  “ATI ALAN ÜSKÜDAR’ı GEÇTİ” cevabını vermişti.    İşte bu nedenle Kılıçdaroğlu’nun bu son 2023 Seçimlerinde de GÖREVİ gereği SEÇİMİ KAYBEDECEĞİNDEN EMİNDİM. Bu seçim öncesi yazdığım makalemde de: Eğer Kılıçdaroğlu işin başında tek bir sloganla  “PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİNE KARŞI OLAN TÜM SİYASİ PARTİLERİ” çağırıp,  geniş tabanlı bir ittifak kursaydı seçim kazanılırdı. “İŞ BU HALE GELMEZDİ” diye yazmış ve çok sayıda Parti çağırılınca da malum o 4 küçük partiye de CHP listelerinden bu kadar çok milletvekili verilmezdi diye yazmıştım. Yazımda Kılıçdaroğlu’nun esas taktiğinin seçimi kazanmak olmadığını. Kendisini Cumhurbaşkanı adayı yaptırmak olduğunu. Bu nedenle 4 küçük partiyle dar kapsamlı bir İTTİFAK kurduğunu. Bir yıl boyunca da her ay uzun uzun, kek börek toplantıları yapıp seçime saniyeler kala da EMRİVAKİ İLE KENDİ ADAYLIĞINI İYİ Parti lideri AKŞENER’e de KABUL ETTİRMEYE KALKTIĞINI. AKŞENERİN DE HAKLI OLARAK MASADAN KALKTIĞINI yazmıştım Yazımda en önemli olarak Kılıçdaroğlu’nun bir taraftan da yardımcısı Oğuz Kaan SALCI’yı Mardin’e HDP’li Ahmet TÜRK’e gönderip HDP ile gayrı resmi anlaşma yaptığını yazmıştım. Kılıçdaroğlu adaylığını zorla kabul ettirdikten hemen sonra koşarak HDP’yi ziyaret etmiş ve HDP’de aday çıkarmayacağını ilan etmişti. HDP meydanlarda BİR OY DA KILIÇDAROĞLU’na diye slogan atmaya başlamıştı. Erdoğan ve Bahçeli işte bunu fırsat bilip meydanlarda “BU MİLLET TERÖRİSTLERLE İŞ BİRLİĞİ YAPANLARA İKTİDARI VERMEZZZ” diyordu. VATANDAŞ BUNU GÖRDÜ VE ERDOĞAN SEÇİMİ KAZANDI. KILIÇDAROĞLU ve CHP yanında CHP ile işbirliği yapan İYİ Parti ve de HDP BİLE BU YÜZDEN BOZGUNA UĞRAMIŞTIR. KILIÇDAROĞLU KOLTUK ZAFI OLDUĞU İÇİN DEĞİL, DERSİMLİ KEMAL OLDUĞU İÇİN İSTİFA ETMİYOR. KILIÇDAROĞLU CHP’yi, ATATÜRK’ün KOYDUĞU, CUMHURİYETÇİLİK, MİLLİYETÇİLİK, DEVLETÇİLİK, LAİKLİK, HALKÇILIK, DEVRİMCİLİK ilkelerinden yani ALTIOK’dan saptırmıştır. CEZASI KESİLMELİDİR. 25/07/2023 (Not: Bir sonraki yazımda CHP’nin bu hale nasıl düşürüldüğünü belgeleriyle açıklayacağım)