Tuğrul TOL
Köşe Yazarı
Tuğrul TOL
 

BİR OKUYUCUYA AÇIKLAMA, FRANSA’daki CİNAYETLER ve İZMİR DEPREMİ

BİR OKUYUCUYA AÇIKLAMA, FRANSA’daki CİNAYETLER ve İZMİR DEPREMİ Okuyucuya açıklamam: "Hak etmediği görevde kalma hatası" başlıklı iki önceki yazımda, örnek olarak, Kılıçdaroğlu'nun ısrarla CHP genel başkanlığı koltuğunda kalma hatasını yazmış ve bir sonraki yazımda da Tayyip Erdoğan'ı yazacağımı söylemiş. Ama sonra bir dostumun “Endişeyle” bana “Erdoğan hakkında yazma" tavsiyesi üzerine ona hak verip, ertesi hafta Erdoğan’ı yazmaktan vazgeçtiğimi yazmıştım. Bir okuyucum bu ifadelerime karşı bana mesaj atmış ve: “-Eğer- bir büyüğünüze sorarak yazmaktan vazgeçiyorsanız, aynı şekilde o büyüğünüzün dediklerini yazmış olduğunuz ve kaleminizin ve sizin özgür olmadığınız sonucu çıkar” diyerek, beni eleştirmiş. Diğer taraftan AK Partili bir dostum ise bana cepten mesaj atarak “Erdoğan hakkında yazmamana sevindim“ demişti. Hemen söyleyeyim: Her iki okuyucu da yazımı dikkatle okumamış. Çünkü kalemimin özgür olmadığını iddia eden okurumun, yazılarımı o dostuma “sorarak” yazdığım iddiası çok mantıksız. Çünkü ben ilk yazımda Kılıçdaroğlu’nu yazmış ve sonunda da; gelecek yazımda Erdoğan’ı yazacağımı demiştim. Erdoğan hakkında yazmayacağımı ikinci yazımda yazmıştım. Yani o dostuma ilk yazımı okuduktan sonra bana Erdoğan hakkında yazma demişti. İkinci nokta: Yazımda Tayyip Erdoğan’ı kayıran bir şey de yoktu. Aksine Erdoğan’ı tek kelime ile de olsa kökten eleştirmiştim Çünkü yazımda Erdoğan hakkında yazma tavsiyesinde bulunan dostumum bu sözü bana; “Endişeyle” söylediğini de yazmıştım. Yani o dostumun Tayyip Erdoğan'ın; "Eleştiriye tahammülü olmadığını ve yazacak olursam başıma bela gelebileceğini“ bana Endişesiyle” söyleyerek beni uyardığını ve benim de bu uyarıyı haklı bulduğumu yazmıştım. Yani benim de Erdoğan’ın eleştiriye tahammülü olmadığını kabul ettiğimi açıklamıştım. “Hak etmediği koltukta kalma hatası” konusunda o zaman yazmadığım şu hususu ise şimdi yazayım bari: Kılıçdaroğlu 10 yıldır 10 seçim kaybettiği halde koltuğunu bırakmamış, "Hak etmediği görevde kalma hatası"nı 10 kez yapmıştı. Erdoğan ise 18 yıldır her seçimi kazanmıştı. Yani Erdoğan “Hak etmediği görevde kalma hatası"nı yapmamıştı. İşte ben iki lider arasındaki bu farkı düşünerek de Erdoğan’ı yazmamıştım. Kısaca söyleyeyim: Benim kalemim özgürdür.   Fransa’daki cinayetler: 10 -15 Gün önce kendini Müslüman zanneden birleri Fransa’da bir öğretmenin boğazını keserek cinayet işlemişti. Erdoğan ise, Fransa ve Makron’a karşı çok gereksiz çıkışlar yapmıştı.  Şimdi yine bu “özgür kalemimle” Erdoğan’ı elbette eleştireceğim. Fransa’da ne olmuştu hatırlayalım? Densiz bir Fransız öğretmen, derste öğrencilerine geçmişte Hz.Muhammed’e hakaret edildiği iddia edilen bir karikatürü öğrencilerine sınıfta gösterdiği için Gazetelerde niçin gösterdiği de yazılmamıştı)boğazı kesilerek öldürülmüştü. Peki, bu olay hunharca işlenen bir cinayet değil miydi? Soruyorum, bu densiz öğretmenin bu densizliğine karşı onu öldürmek mi gerekiyordu? Böyle hunharca cinayet işleyen o katil de gerçek bir Müslüman olabilir miydi? Peki, Sn. Erdoğan bu cinayet işini, Müslümanlığa, Türklüğe hakarete, Fransız mallarına boykota ve Macron’un akıl sorunlarına kadar niye abarttı? Üstelik 3 gün sonra yine kendini Müslüman olarak gören bir başka caniler de Fransa’nın Marsilya şehrinde bir kiliseyi bastılar. Masum iki bayan, üç kişinin yine boğazını keserek hunharca öldürdüler. Bir hafta sonra da yine kendini Müslüman zanneden birileri bu sefer de Viyana’da 4 kişiyi öldüdü. Ancak hükümetimiz bu sefer doğru davrandı ve bu cinayetleri kınadığımızı bildirdi. Fransa da bu kınama ve taziyemiz üzerine, daha önce Paris’e çektiği büyükelçisini Ankara’ya geri göndereceğini açıkladı. İş normale bağlandı. İzmir Depremi: İzmir’deki deprem için yazılacak çok şey var. Bu nedenle gelecek yazımda İzmir’i detaylarıyla yazacağım. Kaybettiğimiz 114 vatandaşımıza Allahtan rahmet. Ailelerine sabırlar diliyor. Tüm ülkemize geçmiş olsun ve bu son olsun diyorum.
Ekleme Tarihi: 06 Kasım 2020 - Cuma

BİR OKUYUCUYA AÇIKLAMA, FRANSA’daki CİNAYETLER ve İZMİR DEPREMİ

BİR OKUYUCUYA AÇIKLAMA, FRANSA’daki CİNAYETLER ve İZMİR DEPREMİ

Okuyucuya açıklamam: "Hak etmediği görevde kalma hatası" başlıklı iki önceki yazımda, örnek olarak, Kılıçdaroğlu'nun ısrarla CHP genel başkanlığı koltuğunda kalma hatasını yazmış ve bir sonraki yazımda da Tayyip Erdoğan'ı yazacağımı söylemiş. Ama sonra bir dostumun “Endişeyle” bana “Erdoğan hakkında yazma" tavsiyesi üzerine ona hak verip, ertesi hafta Erdoğan’ı yazmaktan vazgeçtiğimi yazmıştım. Bir okuyucum bu ifadelerime karşı bana mesaj atmış ve: “-Eğer- bir büyüğünüze sorarak yazmaktan vazgeçiyorsanız, aynı şekilde o büyüğünüzün dediklerini yazmış olduğunuz ve kaleminizin ve sizin özgür olmadığınız sonucu çıkar” diyerek, beni eleştirmiş. Diğer taraftan AK Partili bir dostum ise bana cepten mesaj atarak “Erdoğan hakkında yazmamana sevindim“ demişti.

Hemen söyleyeyim: Her iki okuyucu da yazımı dikkatle okumamış. Çünkü kalemimin özgür olmadığını iddia eden okurumun, yazılarımı o dostuma “sorarak” yazdığım iddiası çok mantıksız. Çünkü ben ilk yazımda Kılıçdaroğlu’nu yazmış ve sonunda da; gelecek yazımda Erdoğan’ı yazacağımı demiştim. Erdoğan hakkında yazmayacağımı ikinci yazımda yazmıştım. Yani o dostuma ilk yazımı okuduktan sonra bana Erdoğan hakkında yazma demişti.

İkinci nokta: Yazımda Tayyip Erdoğan’ı kayıran bir şey de yoktu. Aksine Erdoğan’ı tek kelime ile de olsa kökten eleştirmiştim Çünkü yazımda Erdoğan hakkında yazma tavsiyesinde bulunan dostumum bu sözü bana; “Endişeyle” söylediğini de yazmıştım. Yani o dostumun Tayyip Erdoğan'ın; "Eleştiriye tahammülü olmadığını ve yazacak olursam başıma bela gelebileceğini“ bana Endişesiyle” söyleyerek beni uyardığını ve benim de bu uyarıyı haklı bulduğumu yazmıştım. Yani benim de Erdoğan’ın eleştiriye tahammülü olmadığını kabul ettiğimi açıklamıştım.

“Hak etmediği koltukta kalma hatası” konusunda o zaman yazmadığım şu hususu ise şimdi yazayım bari: Kılıçdaroğlu 10 yıldır 10 seçim kaybettiği halde koltuğunu bırakmamış, "Hak etmediği görevde kalma hatası"nı 10 kez yapmıştı. Erdoğan ise 18 yıldır her seçimi kazanmıştı. Yani Erdoğan “Hak etmediği görevde kalma hatası"nı yapmamıştı. İşte ben iki lider arasındaki bu farkı düşünerek de Erdoğan’ı yazmamıştım. Kısaca söyleyeyim: Benim kalemim özgürdür.

 

Fransa’daki cinayetler: 10 -15 Gün önce kendini Müslüman zanneden birleri Fransa’da bir öğretmenin boğazını keserek cinayet işlemişti. Erdoğan ise, Fransa ve Makron’a karşı çok gereksiz çıkışlar yapmıştı.  Şimdi yine bu “özgür kalemimle” Erdoğan’ı elbette eleştireceğim.

Fransa’da ne olmuştu hatırlayalım? Densiz bir Fransız öğretmen, derste öğrencilerine geçmişte Hz.Muhammed’e hakaret edildiği iddia edilen bir karikatürü öğrencilerine sınıfta gösterdiği için Gazetelerde niçin gösterdiği de yazılmamıştı)boğazı kesilerek öldürülmüştü. Peki, bu olay hunharca işlenen bir cinayet değil miydi? Soruyorum, bu densiz öğretmenin bu densizliğine karşı onu öldürmek mi gerekiyordu? Böyle hunharca cinayet işleyen o katil de gerçek bir Müslüman olabilir miydi? Peki, Sn. Erdoğan bu cinayet işini, Müslümanlığa, Türklüğe hakarete, Fransız mallarına boykota ve Macron’un akıl sorunlarına kadar niye abarttı?

Üstelik 3 gün sonra yine kendini Müslüman olarak gören bir başka caniler de Fransa’nın Marsilya şehrinde bir kiliseyi bastılar. Masum iki bayan, üç kişinin yine boğazını keserek hunharca öldürdüler. Bir hafta sonra da yine kendini Müslüman zanneden birileri bu sefer de Viyana’da 4 kişiyi öldüdü.

Ancak hükümetimiz bu sefer doğru davrandı ve bu cinayetleri kınadığımızı bildirdi. Fransa da bu kınama ve taziyemiz üzerine, daha önce Paris’e çektiği büyükelçisini Ankara’ya geri göndereceğini açıkladı. İş normale bağlandı.

İzmir Depremi: İzmir’deki deprem için yazılacak çok şey var. Bu nedenle gelecek yazımda İzmir’i detaylarıyla yazacağım. Kaybettiğimiz 114 vatandaşımıza Allahtan rahmet. Ailelerine sabırlar diliyor. Tüm ülkemize geçmiş olsun ve bu son olsun diyorum.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve silifkesesimiz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu deneme bonusu https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren bahis siteleri deneme bonusu veren siteler youtube mp3