AYDINCIK’TA ÇEVRECİLER AYAKTA!..

Aydıncık ilçesi açıklarında balık çiftliğine olumlu ÇED raporunun verilmesine karşı çevreciler ayaklandı. Aydıncık’ta yapılan eylemde, Balıkesir ve Muğla’dan gelen balık çiftliklerinin Aydıncık’a kurulmasının bir çevre katliamına neden olacağı belirtilerek, protesto gerçekleştirdiler.

Sesimiz Haber Merkezi Aydıncık’ta balık çiftliği kurmak isteyen şirketlere verilen olumlu ÇED raporuna karşı açılan idari dava kapsamında görevlendirilen bilirkişi heyeti, Aydıncık’ta inceleme yaptı. Bilirkişi incelemesi öncesine Aydıncık iskelesinde bir araya gelen vatandaşlar, bilirkişilerden talepte bulundular. Vatandaşlar "İnsan sağlığını olumsuz etkileyecek balık çiftliğinin Aydıncık’ta kurulmasına izin vermeyin. Çocuklarınızı, çocuklarımızı düşünün sayın bilirkişiler. Bu balık çiftliklerinde tonlarca antibiyotik, tonlarca kimyasal, tonlarca dezenfekte ilaçlar kullanılıyor. Dolayısıyla biz sizlerden mesleki etik çerçevesinde sağlıklı karar vermenizi istiyoruz" diyerek, balık çiftliğine olumsuz rapor verilmesini istediler. Turizme ve çevreye zarar verdikleri gerekçesiyle Balıkesir ve Muğla kıyılarından çıkarılan balık çiftlikleri, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kararı doğrultusunda Mersin kıyılarına yöneldi. Mersin’in Aydıncık ilçesi kıyıları için de çok sayıda şirket, balık çiftlikleri için ÇED başvurusu yaptı. Bu şirketlere Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca ‘ÇED gerekli değildir’ ya da ‘ÇED olumlu’ raporları verildi. Mersin Büyükşehir Belediyesi, Aydıncık Belediyesi ve Mersin Çevre ve Doğa Derneği, çeşitli zamanlarda verilen ÇED kararlarına karşı Mersin 1. İdare Mahkemesi’nde iptal davası açtı. Dava kapsamında görevlendirilen bilirkişi heyeti, Aydıncık kıyılarında ve açıklarında inceleme yaptı. Bilirkişi incelemesi öncesinde Aydıncık iskelesinde bir araya gelen yurttaşlar, eylem yaptı. Yurttaşlar, "Doğamıza, denizimize dokunma”, “Aydıncık’a sahip çıkıyoruz”, "Havama, suyuma, toprağıma dokunma" şeklinde sloganlar attı. HER ZAMAN KARŞISINDAYIZ Aydıncık Belediye Başkanı Özkan Kılıçarpa, "ÇED raporunda sonuçları hakkında çok net veriler ortaya konulmamış. Neresinden bakılırsa bakılsın, turizme bu kadar aç, bu kadar potansiyeli olan bir yerde bu balık çiftliklerinin kurulması kesinlikle kabul edilemez. Biz memleketimizde, ülkemizde balık çiftlikleri istemiyoruz ve balık çiftliklerinin her daim karşısındayız. Çocuklarımızdan aldığımız emaneti onlara daha iyi bir şekilde bırakmak için de var gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi. ETİK KARAR BEKLİYORUZ Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Başkanı Sabahat Aslan ise konuşmasında şunları söyledi: "Planlanan balık çiftliklerinin teknolojik olarak uygun olmadığını biz biliyoruz. Akıntı hızı uygun değildir. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinden dolayı Akdeniz kaynıyor şu anda. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü geçenlerde ölçüm yaptı. Akdeniz’in 34 derece olduğunu ve bu ısının normal olmadığını belirttiler. Bilirkişi heyetinde halk sağlığı uzmanı yok. 34 derecede üretilecek balığın tüketilemeyeceğini biz biliyoruz.  Dolayısıyla insan sağlığını olumsuz etkileyecek balık çiftliğinin burada kurulmasına izin vermeyin sayın bilirkişiler. TONLARCA KİMYASAL KULLANILACAK Bu balık çiftliklerinde biz biliyoruz ki tonlarca antibiyotik, tonlarca kimyasal, tonlarca dezenfekte ilaçlar kullanılıyor. Bilim insanları balık çiftliklerinin sağlıklı olmadığını zaten teyit etmişler. Dolayısıyla biz sizlerden mesleki etik çerçevesinde karar vermenizi istiyoruz. Balık çiftliklerini ne Aydıncık’ta ne Silifke’de ne Anamur’da istemiyoruz. Bu doğrultuda insan hakları ve doğa hakları yönünde karar vermenizi ve raporunuzu o doğrultuda yapmanızı talep ediyoruz" dedi. Eyleme katılan vatandaşlar dilediklerince çevreye duyarlı sloganlar atarken, MERÇED Silifke Temsilcisi Av. Ayşe Doğan da balık çiftliklerine hukuksal açıdan yapılmasının sakıncalı olduğuna vurgu yaptı. Doğan, “Verilmeye çalışılan bu raporların insan sağlığını hiçe sayıldığını ortaya koymaktadır. Balık çiftliklerinde üretilen balıklar sağlıklı değildir. Bu durum bilim insanları tarafından dile getirilmesine rağmen hala balık çiftliklerine olumlu ÇED raporları verilmesini anlamak yasal açıdan da insanı açıdan da mümkün değildir” diyerek düşüncelerini ortaya koydu.