Göksu kararmasın artık!

Özellikle Mut ilçesinde bulunan zeytinyağı fabrikalarının kanalizasyona bıraktıkları atık suları Göksu Nehrine karışarak, Akdeniz’e kadar ulaşıyor. Silifke’nin genel görünümü de etkileyen kara sular Göksu’nun gerçek rengi olan gök rengini de yok ediyor. Çevre dernekleri geçmiş yıllarda Çevre Bakanlığına yaptıkları başvurular sonrasında bazı yağ fabrikalarına ceza yazılmıştı ancak, cezanın da çözüm olmadığı Göksu’nun karaya dönüşmüş renginden belli oluyor. Çevre Dernekleri, Çevre Bakanlığını ve yetkilileri göreve davet ederek, Göksu’ya zeytin karasuyu dahil hiçbir atığın atılmamasını isteyerek, konuyla ilgili ciddi yaptırım yapılmasını istediler.

Silifke/Sesimiz

MERÇED (Mersin Çevre Doğa Derneği) Silifke Şube Başkanı Ayşe Doğan, Göksu’nun kararmasını istemediklerini, doğanın dengesi ile oynayanlara kalıcı yaptırımlar uygulanmasını istediklerini belirterek, zeytinin kara suyu ile ilgili şu bilgileri verdi:

“Yapılan araştırmalarda atık sularda kirletici parametre olan KOİ (Kimyasal Oksijen İhtiyacı) değeri, karasu da evsel atık suyun 200-300 katı daha fazla olduğu saptanmıştır. Yani Zeytin Karasuyu evsel atıklardan daha kirletici bir özelliğe sahiptir.

Zeytin karasuyu, içerdiği yüksek organik kirlilik nedeni ile çevre kirlenmesine sebep olmaktadır. İçeriğinde Azot, Mağnezyum, Potasyum, Fosfat tuzları, Şeker, Bitkisel yağları da içerdiği gibi, Azot bileşikleri, Organik asitler, İnorganik içerik ve çeşitli mineral tuzların bulunması nedeniyle akıtıldığı alanlardaki canlılara zarar verebilmektedir.

Zeytin Kara suyundan kaynaklanan çevre kirliliği, ülkemizin de altına imza koyduğu Çevre Koruma ve Atık Yönetmeliği Yasasını uygulamaya koyması bile bu zararları en aza indirebilir. Ve bu atıklardan yararlı maddeler ile beraber enerji üretimini de sağlayabilir. Yeter ki bu konuda yapılan çalışmalara destek verilsin.

Ayrıca Göksu’yu kara suları ile kirleten fabrikalara gerekli kalıcı yaptırımların yapılmasını arzu ediyoruz. Mut’ta fabrikalar çalışacak, görüntü kirliliğini bizler mli çekeceğiz. Irmağımızda ki ve denizimizdeki  balıklar ve canlılar telef olurken sessiz kalmamız düşünülemez” diyerek başta Çevre Bakanlığı olmak üzere tüm yetkilileri göreve davet etti.